0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
973
Okunma

Ki
Ben ne vakit
Şiire dönecek bir kadın görsem
Kalp hizamda raks ediyor şehrin çığırtkan martıları
Oysa
Kuzguni bir yangın var bu akşam
tende
dilde
yarı tükenmiş şişede...
Masamda yazılıp tükenmiş şiirler
yarı uyanık hayaller
Ahlarla vahlarla gecenin yarım demini içime çekerken
parlayan
yanıp sönen dönüp duran güzelliklere
uzanıp duruyorum
tutamayıp çürüyorum
yada arsız bir gülüşle öpüyorum
yangından bana kalan
resimlerini...
Kent
hep aynı şeyleri fısıldamaktan yorulmaz asla
Bende bu kente şiir katacak sesini öpmeden duramam asla.
Saçlarının
terörize edilmiş kayıpları ve kazançları arasında
şarap kokan gecelerde
bardak bardak doldur
gözlerin dudakların
ve boynun üçgeninde dönüp duran
cinneti
Dün
Oturdum söndürdüm
buğulanmış şehirde
yakuttan avuçlarının arasında alev alev yanıp duran ateşi
yanlış anlama
meccusi olabilirdim yoksa...
Ki ben
Sırtını fethede bilmek için
ordular kurdum
muzaffer komutanlar yola sürdüm defalarca
yeni birşey değil yenilgi
oysa kim usanır kazanılırsa şiirler kurulacak
coğrafyanı feth etme
isteğinden.
Bir gün kalkıp yazdım diyelim şiiri
kalemi kağıdı utandıracak bir arzu ile
söz edip sesinin
tenimde dağılışından
göğsünün inip kalkışından
ve dağılmış avuçlarım arasında tutsak güzelliğinden...
şiirden mi diyeceğim
yoksa dayanamadım
sadece öptüm mü
bilemem...
İçimde yıkık bir ülke
tarumar şehirler
şiirsiz çocuklar büyürken hemde...
S.Ş
5.0
100% (5)