Duydum ki
Yamacında dağlar var
Üstünden akan sular
Ağaçlar yeşillendi geldi bahar
Kiraz kırmızıdır ama
Hası sarısıdır
Padişahta kiraz’ın
Karpuzun sarısını severdi..


Birinci sınıf otel gibi
Birinci sınıf şiir yazanlar olduğunu öğrendim
Sende bir gülün kaç yaprak olduğunu öğrendin mi
Kara sevdalı şarkılar
Karanlıkta mı yazılır
Ne zaman şafak aydılatır geceyi
Şimdi içimdeki dün eskidi öylemi


Hece düşmüş ayın bağrına
Gel gönül telinden beş vakit namaz gibi
Gönlümün yoldaşını yak çıra gibi
Sar sarmala aşkı güneş gibi
Hadi kopar göklerden karanlık geceleri
Nasıl yazacaksın ay’lı ve yıldızlı şiirleri


Saçını süpürge etmiş yar
Kör karanlıkları incitir seher yeli
Güneş doğar ay yara alır
Bir diyar ki memleket gibi payidar
Ekmek gibi kutsal sevmek
Şiir şiir olur gönülde ekmek



Orak biçilir arpa buğday zamanı
Başak dökülür irem irem saçları
Aşk dolaşır bir gönüle düştümü
Gece gündüz dar gelir bilmez gönül vaktini
Bağlasa da kırk yerinden kalbini atar
Dakikada atmış yetmiş kere şiir şiir şiir diye!



Her gönül bildiğini okur
Her gönül hissettiğini bildiğini yazar
Herkes aynı şeyi yazsa okusa
Ne monoton olurdu çekilmezdi
Gökkuşağı olmasa yağmur yağdığında
Ya da hiç renk olmasa dünyada
Siyah yada beyaz bir dünyada
Yaşamak ister miydiniz?
Öyle ya her taraf siyah!
Her taraf beyaz
Her tarafta kar var
Her taraf denizlerle kaplı
Düşünsene yeryüzü dümdüz
Dağsız denizsiz yada her taraf sahra çöl
Beyaz gülüşlü bir çocuk olsun düşlerimiz..
İyi ki renk renk katmerli siniz..


Nurten Ak Aygen
23.05.2015kalin ]