1
Yorum
6
Beğeni
0,0
Puan
1091
Okunma

Bir hiç kadar
Büyüğüz işte,
Hiç kadar yer tutarız dünyada
Ve yine bir hiç kadar
Hiç katarız ortamlarımıza.
Bir hiç uğruna
Hiç kimsenin gitmediği yerlere gitmek,
Hiç bilinmeyeni keşfetmek isteriz.
Hiç yoktan sınırlar çizeriz
Uydudan bakınca görünmeyen
Aşılmayan,
Yıkılmayan duvarlar.
Soyut hiçlerimiz vardır
Alevler besler yüreklerimizde,
Açıklanamayan,
Ve kıskançlık zırhına bürüdüğümüz
Tedavülden kalkmış
Soyut hiçler.
Bir pi sayısı kadar bile değeri olmayan
Somut hiçler peşinde
Savruluruz,
Araçlar amacımız olur
Kalp kırar, kaş çatar, kan dökeriz
Hiç yoktan.
Hiç ekeriz toprağa
Ve bir hiçin dibinde gölgeleniriz
Hiç içip, hiç yeriz,
Hiçe karışmak için belki de.
En kolay kurtuluştur
Hiç çekip gitmek,
Kimse sorgulayamaz
Hiçin detaylarını,
Ve yine en kolay yoldur
Hiçin içini doldurmak
Hiç işte,
Bir o kadar masum,
Bir o kadar boş,
Bir o kadar anlamsız