ne o yiğidim
kim vurduya gitmiş gibi gözlerin açık mı senin
kim al/aşağı edermiş
kim kuyruğunu bağlarmış koca devin
üzülme sakın
bak sonunda bulmuşlar evini!
bak devlet misafirin
yakında maaş da bağlarlar(mış) anana!
sevin...

fidyeni soran kim şimdi sana
iddetini tamamla diye yollamadılar mı seni
borcunu öde diye!
-öl diye-


öyle bir vebâl bıraktın ki ardında
sarılık mı tuttu diyelim şimdi
sıtma mı soranlara
sen Türk oğlusun
kapı(n)daki köpeğe mi kanarsın
kurt ininden uzakta avlanır
kahpeler evinin önünde
neden hatırlamazsın
unutturma da doğacak çocuğunun adını
muhakkak barış koyalım!


de bakalım şimdi
sen olsan bir asker anasına
"merak etme anam iyiyim" yazılı zarfı hangi Türk’lükle ıslar da yollarsın!


sen pâyidar tahtın üvey Mehmet’i!
yine sahte sarık düşkünlerine vah dedirttin
hata senin tedbirsiz davrandın
nasıl olur da bu sev(r)i masalına kanarsın
v/atan için ölürsen şehitsin


hiç mi duymadın be gözleri yumuk çocuk
hiç mi okumadı baban yüzüne Fikret’i
hayatta hâlâ
"tek bir şey var sözü geçen: yumruk"


ey yüce Rabb
hep mi gencecik fidanlara yaslanır ulu ağaçlar
düğün tarlasında mı kopar hep kıyâmet
tefekkür müydü tarih dediğin
savaş dediğin tüfeklerden değil de
hep mi ihânetlerden ibâret

sus anası
sus Mehmet
dâvâsı sancak olanın acısı lâl olur elbet!



ToprağınSesi










( şiirime sesini nefesini ve yüreğini katan Ahmet kardeşime sonsuz teşekkürlerimle)


.