26
Yorum
55
Beğeni
0,0
Puan
3192
Okunma

Ne zaman ki
yorgun gözlerimin
kirpik ucunda yağmur olsa
düşmeye hazır acılar doğururdu gökyüzüm
dinmesini beklerken yağmurun
toprağın huzur kokusunu beklerdim
ıslanırken sessizliğim
dünyanın etek ucunu tutuşturan ateş
esmer çocukluğumun düşlerini de yakardı
renkli balonlarıma bağladığım
tebessümlerim ellerimden kayıp uçarken
asılı kalırdı bulutlarda sevinçlerim
kara kışa uyurken mevsimlerim
bırakırdım çocuk masumluğumu
hoyrat rüzgârlara
oyun zannederken hayatı
gelirdi sevdiklerimin terk ediş saati
umut türkülerimin
ezgilerinde dağılırdı hüzün geçidi
yüzü kir pas gecelerden uyanırdım
yorgun sabahlarıma
olmayan güneşime aralardım perdeleri
güneşim gündüze küseli
prangalı bir mahkumdu gökyüzüm
ürkek yüreğimin güvercin kanadı
siyahın en ahenkli tarafından yaralanırdı
oysa renklerle kabuk bağlamış
kalabalık sevinçler özlemiştim
sürekli dağınıktı yalnızlığım
yinede küçük çakıl öykülerim vardı
artık her şey daha ıslak daha nemli
gözlerimde yağmur iklimde kuraklık
boşluğun resmini çizdiğimden beridir
alfabenin en saklı yerinde ismim...
MELTEM KINIC
Şiirime sesiyle hayat veren Ahmet Ormancı hocama en kalbi teşekkürlerimle..