4
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
1238
Okunma

bugün sanki 26 haziranmış
ve elimde koca bir demet çiçek varmış gibi hissediyorum kendimi
rengarenk her yer
telaş giyinmiş gözlerin
bekliyorsun heyecanla beni
az gecikmişim doğum gününe
aşkla karışık yağıyor ter
bilirsin aşkla ilgili düşüncemi
ayrılıklar noktalamaz seviyi derim
sadece yorar biraz
zamana sadece bir virgül koyar
hafifletici sebeptir bâzen ayrılıklar
hafif itici
rüzgâra karşı yürümek gibidir zamana direnmek hani
biliriz
ne hava donar ne de aşk tükenir
ne kadar sıfırın, sıkıntının altında kalsa da
öyle değil mi
su kesilmemiştir hâlâ damlıyorsa
zaman diyorum en geçirgen sağlama
sonunu göremediğin uzun bir yol
ve sevmek, baharı uzunca kış
ve biz
her yanımız çerçevesiz resim
yanyana el ele gölgelerle dolu
birazı bencillik olsa da
çoğu kıskançlık krizi
kötü anları küslükleri kırılganlıkları habis urları ardında bırakan bir elek gibi
şimdi neresindeyim diyorum da yolun
seni hatırlamalarım hâlâ tüyler ürpertici
umar’ım sen de inanırsın buna
ikimizin de Tanrısı bir, melekleri farklıydı aslında
ve o ram
kimse senin gibi bakmadı bana
kimsenin kıramadığı gibi senin dudaklarındaki teyeli hâlâ
düşündün mü hiç asâlet neydi
ardımızdan zafer şarkıları mırıldananlar olsa da
kimse yüzümüze okumaya cesaret edemedi
belli dolunay olamayışımıza hayli sevinmişler
sadece süt beyazı bir umudu devşirmekti beceremediğimiz
belki bunca sevmemizi hazmedemedi
çiğ süt emmişler
şimdi ne kadar fayda eder
ne kadar dokunur tahmin edemem
kalem ucu yollanmış
bir tutam çalakalem özlem
acımızı geçirir mi
ya da hafifletir mi bilmem
ama hiç umurumda değil
işte döndüm yönümü yine sana
hadi hep olduğu gibi
alıştığın, alıştırdığım gibi
hadi son bir kez daha
öp avucunu koy yanağına
virgülden sonrası boş bir cümle gibi
nokta koymadan
öptüm
ToprağınSesi
5.0
100% (11)