Niyet ettim gözlerimin dehlizine gömmeye seni
Argumanı yitik şiirler gibiydik
içimden çekilenleri kurban ettiğim gün dağlara

Uçurumun kıyısında ki hallerimin yankısı
Diyor ki;Şimdi sandıkları deşeleme vaktidir zamana inat değil mi

Eskiden olsa boş ver der geçerdim,
şimdi öyle mi cehennem olup yakasım geliyor
yüreğimin sandığına gömdükleri mi.

Bir inkılap vaktidir yıkılan iktidarında hallerim
Kadere tebessümler ısmarladım
Prangalı düşlerimi yırtarken ruhum

Sabi uykulardan uyandı dillerim
Saklı ziynetler gibi saçılsın zenginliklerim
Lisanım da çehresi bozuk ne varsa örselenmiş
Sildim dünlerin yalanlarını izole ettim tüm siyahlarını

Renksiz masum bir resmin kıyısında durur hayatın adı
Bağımsız bir adaydım yürek seçimine sığmayan
Cimri bir eldi uzandığı gün ömrüme ellerin
İadesi olmayan ambalajı açılanca gizi çözülmüş bir delil gibi
Peçesini açınca efsunu bozulan sihirdi istiflenen hallerin

Muştuydu oysa ki adın kulaklarıma
Sayıkladığım geceleri sabahlıyorken isminin asaleti dilimde

Can pazarı kurulmayınca ne satacak pazarcı?
Aldım sattım, aldım sattım bir mihri müaccel darası

Şimdi sensize koşuyor mihri müeccel lirası
Ar eden bir bakış bulsa dönüp gelecek bozuk fiyakası

Çalınan hakkıma imza etmiyorum haramdır sana busem
Köşe başı hayalet hayatlar son perde
Hep ağlamayacak Eylül
İzbe ve metruk hallerini sildiğim gün sonbahar değil
Mevsim bahar olacak...

Yeis iklimini yırtıp ümit iklimini yazan ben.

Nuray AYHAN...