7
Yorum
24
Beğeni
0,0
Puan
1073
Okunma

toplayıp kırılan umutlarını
kaldırım kenarlarından
ve sürünen ne kaldıysa gurur kırıntılarından
birleştirip doğunun en acı su görmemiş toprağından
tek tek gökyüzüne astı
ve gökkuşağı rengine boyadı
gizli gizli öperek gideni.
us/un dan süzülen kelimeler
engellense de gönül hapishanesinde
parmaklıkların arasından
beyaz sayfaya düştü
o sildi
görünür görünmez gözlerden
sonra gözyaşına beleyip
en tatlı sesiyle uyuttum dedi
uyuttuğunu zannederek
halbuki kapattığı sadece kendi gözleri
uyuyan sadece diliydi
kapattı sayfaya elini.
dünyada yaşadığı cehennemi
’’ısıtıyor’’ diye buz tutmuş yüreği
kürek kürek besledi
en yanık yerinden koparıp
bir topuk sesine
bir dudağın hasretine gömdü dünü
ölürüm dediği..
farelerin dahi gizlendiği
gecenin en karanlık gözleriyle
kedi olmanın zevkini
kızgın bacaların ayaklarından indirdi
saçlarında bir tutam ebegümeci
dokundukça kokusu yayıldı
ve tüm sevdasız akşamlar bir bir abaküsle sayıldı.
dibine dibine inerken ayrılıkların
ve şiir yazılırken s/özüne
bir kadeh yazana
bir kadeh sayfaya
en çok da ismi lazım olmayana kalktı.
Ayvazım DENİZ