Okuduğunuz
şiir
16.2.2008 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
hasbihâl
anne bari sen anla yeter yattığın kalk da gözlerime bak unut ölümüne sebep aşka dair o sevimsiz bilgiyi
-pek hoşlanmazdın amma-
uzat ve gözlerimde gördüğün şu amansız tutkuyla bir sigara yak.
bugün hava çok güzel bak israilli bir kadın şarkı söylüyor anne söylemiyor. inliyor. iniyor gözyaşlarım.
-yastan değil. aklına takma-
yeşilleştim evcilleştim gülleştim bozkırlarımda doludizgin aşk koşturuyor hay/at!
ve sen hâlâ sevişmektesin toprakla ve ben hâlâ hoyratça koparıyorum papatyaları kökünden sırf bu sebepten toprak benden hâlâ nefret ediyor ve aşk hâlâ inatla seviyor beni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Anneye bu kadar yakın.Çok güzel.Baba ihbtiyacını anneyle gideriyor gibi.Babasız bir hasbihal ne hal.Onu da bir ana doğurmadı mı? Tebrikler.Düşünmeye değer.
yerini hiçbir şeyin,hiçkimsenin,hiçbir zaman dolduramayacağı tek insan...bazen beni gerçekten anlayan ve dünya üzerinde insanı gerçekten seven tek insan...hep yanında yaşamak istediğim,olmazsa olmazım...dizine yattığımda saçlarımı okşamasına hasta olduğum güzellik...ayna karşısında ben senden daha güzelim bir bana bak,bir de kendine...çirkin ördeğim benim... demesine,keyifsiz olduğumda beni güldürmek için yaptığı komikliklere,yaptığı birbirinden muhteşem yemeklere hayran olduğum her şeyden ve herkesten kıskandığım tek insan...annem...illa bir insanın gölgesinde kalmam gerekse,hani gölgesinde kalmazsan dünya tersine dönecek dense,bu insan elbette o olurdu...
hasbihalinizi beğeniyle okudum...tbrklr...
TANIMSIZ tarafından 2/17/2008 6:26:36 PM zamanında düzenlenmiştir.
yine şiir ---yüreğinizin ince parmağıyla yazılmış---içinde isyan sitem ve umut var...güller donansın içinize ve kuşlarınız eylüllere yakışsın.....yerini haketmiş....
Şiir çok hoş olmuş ama şair tevazuya kaçmış bir yerde söylemezsem çatlarım
yeşilleştim evcilleştim gülleştim (Güzelleştim) bozkırlarımda doludizgin aşk koşturuyor hay/at!
ayrıca tam burda barış adamının söylediği "heyhat"ın zerresi yok,çünkü şair çok mutlu ,aşk ve o hala inadına seviyor şairi...ne güzel ya...sevdim bu şiiri,benim annem hala çene halbu ki...
Hasbihâl edilince anne ile Yer ve gök gelir denir dile Aşk eğer bonunu karşımızda Sus olup eğilir de gelir dize *kiraz çiçeği* Sevgi yüklü saygılarımla.
toprak benden hâlâ nefret ediyor ve aşk hâlâ inatla seviyor beni
(o da.)
-babamı ise sakın sorma-
görüşmedik epeydir.
***
Sevgili Jale
Senin şiirlerinde öylesi soluyorum ki derinliğinde yatan betimlemeleri. Ne zaman okusam dizelerini tarifsiz hüzünlere düşer az kırık az tamam yanımda kendimle dertlenirim. Şiir hissettirmeli durup durup vurmalı dizeler insanı. Vurdun ya yine İstanbul da kar var bu gün beyaza yatırdın ya beni usul usul sessizce.
Canım içtendi dizelerin yüreğin gibi, hani öylesi özledim seni çaktırmadan sevdim seni dizelerinde öptüm yanaklarından.
Hasbıhaller bazen rahatlatır insanı. Beni de taş emzirmedi yüreğimin kiraz şekeri. Sevgi ve saygı seninle olsun çok doldurdu şiirin günümü. Şiirle…
ve sen hâlâ sevişmektesin toprakla ve ben hâlâ hoyratça koparıyorum papatyaları kökünden sırf bu sebepten toprak benden hâlâ nefret ediyor ve aşk hâlâ inatla seviyor beni
......... yeşilleştim evcilleştim gülleştim bozkırlarımda doludizgin aşk koşturuyor hay/at!
ve sen hâlâ sevişmektesin toprakla ve ben hâlâ hoyratça koparıyorum papatyaları kökünden sırf bu sebepten toprak benden hâlâ nefret ediyor ve aşk hâlâ inatla seviyor beni
Özlemin en yoğun yaşananı Yâr özlemi ,en güzel yâre yazmışsınız. Yorumsuz geçiyorum keza çok duygulu ve güzel işlenmiş bir eserinizi okumanın ayrıcalığındayım. Saygılarımla
Tabi Anne'nin mezarına gidip onunla hasbıhal etmek ve bunu iki eski dostun muhabbetine dönüştürmek ve herkesin annesi kendisi ile beraber yaşlanıyorken, bu sürece yaşamaktan mahrum edilmek ve bu nedenle mezarında açan papatyaları intikam alırcasına topraktan sökmek, ve bunları naif duygusal ironik bir şekilde ve bir drama dönüştürmeden buraya aktarabilmek her babayiğit şairin karı değil. Ama şuda bir gerçek ki burda ki asıl büyük çelişki belkide annenin ölümüne sebep olan ve ya onu üzen bir babaya kızıp onunla görüşmemek. Tabi onu anneden kalan bit hatıra, annenin elinin dokunduğu bir canlı olarak görüp kırgınlıktan sıyrılıp anneyi yaşamak onun varlığında daha iyi olurdu diye düşünüyorum. Unutulma malıdırki hepimiz ölümlüyüz ve yaşanan her şeyde belleklerle beraber silinip gidiyor bu yalan dünyadan.Peki kalıcı olan nedir derseniz. Şu yazılan şiirdir. Oda bir evin tavan arasından ölümle birlikte bir kağıt fabrikasına gidene kadar.....Hepsi bu teşekkür ederim
Bir şiirde anne varsa duygusu derindir. O ses!.. Yani 'anne' insanın içini titretmeye yeterlidir ki, zaten sen onun içinden bir parçasındır. Kyre, şiirinde duygusu olan bir şairidir.. Bakın listesine, okuyun şiirlerini hemen fark edersiniz. Ancak. Bu şiiri çok daha derin.. Alışık olduğumuz tarzının çok dışında duygulara daha derinden dalmış... Psiko- sosyo bir git/gel çizmiş ki bu şiirde Kyrie; Bu olağanüstü bir yetenek ve ustalık gerektirir... Her şairin yapabileceği bir iş değildir.
Hem hissedeceksin, hem hissettiklerini hissetmekten kaçacak hem de hissettiklerini hissettireceksin... ..Ve bunu kısacık bir şiirde vereceksin. Kolay mı sizce?.. İşte bu durum hasbıhaldir.. Hem de en koyusundan. Hasmınla değil halinle söyleşmek!.. Yürek ister..
"....
yeşilleştim evcilleştim gülleştim bozkırlarımda doludizgin aşk koşturuyor hay/at!
..." Seslerdeki sıradanlığa tutunmuş , ne içten bir kanamadır bu?
Hey hat!... Ey hayat.. ya da Kyre gibi seslendirelim '..hay/at..'
Hayat işte!..
Bazen en acıları en yakınından canından getirir... Görür ağlar, yazar kanar, görmez yanarsın!... Şiirin teknik yanlarına hiç girmiyorum Çünkü anlam katmanları yeterince zaten boğuyor adamı... Lütfen anlayarak okuyun bu şiiri n’ olur? Yüreğine sağlık Kyrie’e.. En derinden kanattın gerçeklerimizi. Gecemizi.. İçim gibi… Bu kadar acı bir şiir böylesi bir yudumda içilir mi? İçtim!.. Dillendiremediğimiz ama içimizde taşıdığımız gerçeklerin şiiri olmuş.. O içimiz ki zaten kan çanağı.. Şimdi bir de sen kaleminle çizdin!.. Biz şiir yoksunlarına da günah değil mi?
Hâlâların fazlalığına karşın sıkı bir şiir çıkmış Kyrie'den. Oldukça hırçın bir dille yazılmış, heyecanlı bir anlatım, içten... Öyle ki, okuyanda taşikardi yapmaması işten bile değil...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.