7
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1406
Okunma

…
Yüzünü sakladığım
puslu iç deniz
Haliç geçiyor içimden
karanlık damlalarda yüzüyor yalnızlık
şehir pırıltı oysa
şehir büyük bir aydınlık
kıskıvrak yakalanır hüzün
gemiler tutulur geçerken
suskun sandal tek kürek
salınır dalgalarla
özlem içer dudak
sahipsiz değildir dil
yineler deniz göğsüme çarparken…
dünün mirası
geleceğin yatırımı söz
muştulu umudum rüya asar tutkuya
sızılı bir düş olsa da
çatıda yıldız kırılmaları
her yansımada gölgen
bu seraplı avunuş
sabahın gözlerinde yağmur
gecesi mum seğirmesi
eriyen tanesinde senler
içime eş…
eteğimde mavi deniz
yüzü Karadeniz
gözleri Marmara
iç deniz bu kaçıncı seyir
gemiler gider gemiler gelir
sandal kendi seyrinde
serzeniş çeker küreklerinde
yüzünü sakladım mektuplara
bir şişede saklı eski usul nağmeler
her şey camdan sözlerde
puslu iç deniz Haliç yanıyor döşümde…
ince bir telaş içim karıncalarca
sen getirir sen götürürler
taşınan sen giden sen
kumdan kalelere bayrak dikerler.
…
Fotoğraf Ligene.