26
Yorum
61
Beğeni
5,0
Puan
3337
Okunma


Yine uçurtma dallarında salınıyor z’aman
Ağaçlardan uzak dolduruyoruz havanın üfleyişini ciğerlerimize
Suya yaklaşmadan yüzümüze sürüyoruz avuçlarımızı
Amin’leri tutarak bileğinden
Bizimde süpper kahramanımız vardı
Babam gibi
Kurtarmak için gün’âhlardan bizi
Her gün ben olmaktan geçerdi
Kestirmeden götürürdü bizi yirmili yaşlara
Ayaklarımıza takılmasın taşlar diye
Bir adım önden giderdi
Kollarının gölgesi sığınaktı bize
Rüzgâr değmesin diye ensesine gençliğimizin
Şaşkın gözlerimiz önüne
merdiven dayardı benim Babam!
Merakına dosttu ablamın
Hayatına arkadaş abimin
Yanlışlarına örtüydü kardeşimin
Ve "Baba" denilince aklıma hep benim
Büyük bir labirentte kaybolmuşken
Güneşin ışığı,
Yağmur sularının yolunu bulması
Bulutların fısıltısı
En kararmış havaya inat
gökte parlayan tek yıldız gelirdi
Şimdi yuvasını en son gördüğünde
gözleri açılmadan
henüz,
kanatlanamayıp yere düşen serçe yavrusu gibi
Dağınığız
Darmadağın
Dallarının arasında yuvamızı arıyoruz Babam!
Kanatlan hadi bir şahin edasıyla
Endişelerimizin yakasından tut güçlü pençelerinle
Sen ki!
Çok fazla sevgini gösteremeyensin biliyoruz lâkin
Gözlerine ilişen küçücük sis bile
Bizim yüreğimize inşirâh’tır Babam!
Biz uçmayı senden öğrendik
Bize göğüslediklerimize de itina ile konmayı yine sen öğret!!!
Martıların sevdiği bir göğün ummansız denizidir benim Babam!
Zeynep Ece
5.0
100% (57)