21
Yorum
41
Beğeni
0,0
Puan
1706
Okunma

Yıllarca koşup yoruldu hisler
aşkın yalın halinde devrildi cümleler
Yılışık bir sarıydı akılları çalan
Kah susadı bir kuyunun kıyısında
kah terk edildi
ölümün gizli omurgasında...
Baharın gelişiyle güzelleşti kentler
perinin çırptığı her kanatta
sevişti hayaller bir çırpıda.
Bekleyişin çantasında taşındı adımlar
ön söz oldu mahzun bakışlar yalnızlığa...
Kurutulmuş gül renginde sürüldü
düşlerin tohumlarında özlemler...
Üç duvar bir pencere değildi yaşam
cam bir fanustan baksak da kimi zaman
uyku öncesi masaldı harikalar diyarı..
Rüzgarın en hovardası idi
kağıttan uçakları sümen altı eden
Anka kuşundan öğrenmedik mi uçmayı
Fuji Dağı’nın eteklerindeyken.
Süperman da kurtaramadı
An’ları kötülerin elinden...
Bir kez yıkandık yüzdüğümüz sularda.
can simiydiyle sarıldık hatıralara.
Serilip dinlendik kimi zaman
gölgesi yer değiştiren ağaç altında...
Altına tarih düşüremediğimiz.
cesur dizelerde kaldı bütün sırlar ...
Naaş günü değil miydi ..?
şimdi emekleyerek beklediğimiz aslında...
Ferda Özsoy...