1
Yorum
18
Beğeni
0,0
Puan
822
Okunma

uzaktan bakıp da
gece yanıp sönen yıldızlar misali bakma yüzüme sevgili.
bir teselliyi
kirpiğimin ucundan düşerken yakaladım
avucumda ilk kez yakalanan kuş misali
kaçma telaşı ile kıpır kıpır çırpınırken
ellerim yumuşakça kalbine dokundu
sinip kaldı yüreğime.
arada içimden geçen kara bulutların çaktığı şimşekler
korkutsa da
kaçma hengâmesi duruldu artık.
Temmuz sıcağında yüreğimde oluşan tipiye
ve karabasan düşlere
tesellimsin.
adını ayrılık koyduğum yâr
ne de çok yakıştın özgürlüğüne
öyle bir gidişin vardı ki gümbürdeterek kaldırımları
ve her sürgün olan yürek nasıl olursa
öyle bir bırakışın vardı ki işte onu geride
başı gittiğin yöne takılı kaldı..
aşkın narları dağılır ortalığa
topladıkça çoğalır
çoğaldıkça dağılır aklım gidişlerine.
oy dağların ardına gömülen ayrılık
oy başıma belâlar açan
her "geliyorum" dediğinde arşın arşın ömrümden çalan
sinemde yangına ortak
saçımın zülüfüne asılan sevgili
ölmüyorsun işte gör
her tel saçımı geleceğe bağladığımda biraz daha düğümlenen
yutkundukça dilime takılı tek kelimem
"sen"
ah benden ayrı sen..
sevdayı gecenin koynuna gömeli nicedir
elimde fener gittiğin yollara ışık tutarken kendimce
nicedir dönüşüne yaktığım mumlar eriyeli
ah yâr sokak lambalarının altında sabahlayışım
bir sarhoşu kıskandıracak sendeleyişlerim
aydınlatmaz hiçbir ışık önümü
senden başka hiçbir yürek anlamaz
bu duygu sağanağı hâllerimi .
"yeter" de bu zamansız ölümlere
daha kaç kez teslim bayrağı çekeceğim direğime
görmez misin kör mü oldu yüreğin
hâlâ geçmişin kinini mi sürüyorsun
"gel" de, öp yüreğimi hadi ne duruyorsun.
Ayvazım DENİZ