4
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1500
Okunma

Ağustosun kızgın güneşi
tüm çiçekleri kuruttu da
haberi yok saçlarıma düşenlerin
mevsimin yaz olduğundan
Hala buz gibi bir yokluğun kırağısındayım...
Ve bu kez
adı mechule cıkan o vefasız yolcuya hiç bir şikayetim yok !
Çünkü içimde firar eden bir ölüm mahkumunun
hatıralarıyla beslediğim nefretimin dikenleri
benim hayatıma batıyor..
Yaşadıklarımı ben...
Onun adına ne istiyorsam
Allah biliyor.
ve artık kabulumdür ihaneti...
Ben bu aşkta hiç birşey kazanmamış,boşa yorulmuş...
sahne arkası oyalanmışım...
Şimdi sorarsanız ki
kerevetine çıkamadığım kısacık bir masalı
bin asırlık bir ızdırapla
üç günlük bir ömre sığdırmayı
nasıl başardım sayesinde ve nasıl başardım onu öldürmeyi
hiç olmadık bir yerde...
Ben de bilmiyorum.
yardım almış olmalıydı en başında bu hikaye
Belkide onun sayesinde,
Bir anne elleriyle sürüklenmiş olmalıydı,kötü yerlere..
~ ~ ~
Bu günlerdeyse,
aylardır yüzümde süren kargaşayı görenler,
İçimde kopan bu kasvet dolu,beyhude günlerin ötesinde bir yerlerde
kuş cıvıltılarıyla süslenmiş yarınlar olduğunu söylüyor
Umut vaad ediyor dostlar...
Ama ne yazık ki
tek bir fısıltı bile duyamıyorum o diyardan...
Belki de bunlar da yalan,onlar da yalancı veya
yalanlar...
Kim bilir
Belki
gün gelir
O günler gelir,beni arar...
Arar da...
O gün çok geç olur...
İntikamım acı olur
ve beni asla
bulamazlar...
/İnanmamayı,deniyorum.../
5.0
100% (13)