KAPLUMBAĞA

Denizi seyretmeye doyamıyordu bir adam
Derinlere baktı balıkları gördü,
Midyeleri, yosunları
Dolaştı kıyıda bir zaman bir daha baktı.
Kıvranıyordu bir yaralı kaplumbağa
Bir ot tutmak istiyordu ve açtı.

İnce yürekli adam dayanamadı
Attı ekmeğini kaplumbağaya
Ekmek burgaçlar yaparak iniyordu
Kaptı onu bir köpek balığı.
Sonra fırından büyük bir ekmek aldı
Attı onu da ulaşsın diye kaplumbağaya
Hızla yırtıcı balıklar koştular
Bakakaldı kablumbağa ve adam.

Sızlıyordu içi ince yürekli adamın
Aldı daha büyük bir ekmek
Soyundu daldı denize.
Dayadı ekmeği ağzına kaplumbağanın
Birden saldırdı köpekbalıkları
Parçaladılar yediler adamı.

İçi parçalandı kaplumbağanın
Ağzındaki lokmayı çiğneyemedi
Döküldü yaşlar gözlerinden.
Son bir hamle ile sırtını döndü iyice
Önce açlık kemirdi içini
Sonra bir ölüm aldı canını.

Yüreği atıyodu orada
Adamınsa acılıydı bakışları
Okyanus aldı onları, sakladı yüreğine.