Takvim yaprakları düşmüştü tek tek

Tek tek savrulmuştuk hatıralardan

Bir gece kapıda durup ürkerek

Yılları topladık hatıralardan...




siyah bir gecenin

Buruşmuş yaşlı yüzüne

Eksik bir hüzüne

Eylül gibi baktım...

Ellerimde simsiyah bir eldiven

Yarı alazlı bir kovanın içinden

Keman yarısını çıkardım...




Kanayan organlarımı bağışlar gibi

Toprak altındaki derin uykuya başlar gibi


siyah bir duvara girdim

siyah bir duvarı giydim

sisli bir gecenin

ve sonu gelmeyen bir caddenin ortasında

ben caddede

sen pencerede

bir şarkıyı ağlattım

bir kitabı gömdüm

baktım ki...

kara ağaç sürgünü bu

ben rüzgarlarla geldim

rüzgarlara döndüm...




şeftali çiçeği yağmura durdu

Acılı bir bakış hatıralara

ne uzundu gece gözlerimizce

bir an ne uzundu ,ne uzun hece...



avuçlarımda "gül ve gece"




keman yarısı sende

keman yarısı bende

SHAKESPEARE in şiir yaptığı bir gecede

Bir DA VİNCİ tablosu

Peyzaj belki de

çöpçüler kan pıhtılarımı süpürüyor

tabloda ayşegül öksürüyor

tabloda uzayan yağmurlu cadde

ayşegülün peşinde bir kara gölge...

ben caddede

sen pencere de

ters giden tranvaylara baktım

caddelere serilen baykuşlara

cesedimi bıraktım...




keman yarısı şimdi bir şarkı çalar

" geçtim düşler sokağından bir gece vaktiydi"



Ayşegül Aşkım Karagöz (rüzgar çanları)



şiirime ses olan değerli radyocu arkadaşımız Alem-i SEYYAH a sonsuz teşekkürlerimle.