0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
919
Okunma
Kör oldum sanki
Sanki içim zifiri karanlık bir kuyu
Öyle bir kuyu ki
Tek bir ışık bile sızmıyor
Ne bir yıldız var semahımda
Ne güneş doğuyor
Ne de ay ışığı
Kara bir bulut
Kara bir sis kaplamış
Kapkara bir hayat gibi
Soğuk bir mezar taşı gibi
Yurdumda ölü şairler şiir yazıyor sanki
Kapkara kalplerin üzerine
Hava
Su
Rüzgar
Alabildiğine karalık şimdi
Ben bu şehri seninle sevdim
Seninle nefes aldım
Seninle gülümsedim
Seninle yaşadım
Sen yoksan ışığım söner
Gülüşüm kararım
Sevinçlerim kursağımda kalır
Ölmem belki
Ölmem ama
Yaşamaktan beter olurum
Beter yaşarım
Yaşamaksa bu
Sensizlikte kalırım
Karanlıkta kalır gibi
Gitme diye yalvarıyorum sana
Belki beni duymuyorsun
Belki görmüyorsun çırpınışlarımı
Feryatlarımı, figanlarımı
İçimde çatışıyorum kendimle
Kırıyorum kendimi
Parçalıyorum
Sonra tekrar topluyorum
Tekrar kırıyorum
Ve tekrar topluyorum
Her gün
Her saat
Her dakika
Yokluğunla savaşıyorum
Yokluğunu kabullenemiyorum
Kabullenemiyorum
Gitmiş olamazsın sen
Hem gitmiş olsan
Kalbimde olmazdın biliyorum
Kalbimle öyle bir sarılmışım ki sana
Koynumda resminle uyuyorum her gece
Uyandığımda
Uyandığımda yokluğunla savaşıyorum
Çatışıyorum
Üç beş kurşunluk yara alıyorum
Kanıyorum
Dağılıyorum
Parçalanıyorum
Ölüyorum
Sonra yine kendimi topluyorum
Düşlerime, gülüşlerime katıyorum seni
Yaralı bir sevi oluyorum
Başımı kovuğuna yaslıyorum
Öylece içim geçiyor
Sana yaralarınla sarılıyorum
Acılarınla
Kanamalarınla
Ağlamalarınla
Seni ölmeden önceki son halimle seviyorum
Benim yüreğim ızdıraplara katlanmasını iyi biliyor
Ben ne katili mi
Ne de sevdiğimi unuturum
Ben ölmeden önceki
Hiç bir acıyı unutmam sevgilim
Yaşarken seni delicesine sevdiğimi unutmadığım gibi
Karanlık bir sevdayım ben
Yokluğun gülüşlerime dahil değil
İbrahim Dalkılıç
30/07/2014
16:10 izmir