2
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
915
Okunma
pervane etti rüzgar göz ucumda dönen yaprağı
heybetli ağaçlarla konuşuyor bir tanesi
kim kimin bilinmiyor
aklında kalmışlığıyla uzaklaşırken
seven sevene bir şey söylüyor
çarpıyor bir yerlere
sandığını yeşilini eteğini katlıyor gibi
üstünde birinci kat
iki ve diğerleri
beş boyutlu bir kuşun düşme hali
camı kapatanın kim olduğunu düşünmek gibi
yada nerede kim nasıl hangi acıyla
katlanıyorsa olan bitene
yormasam da gözlerimi
içimdeki gezginin ipiyle çeviriyorum resmini
aşk burada bu yakınlıkta olmayacaktı
susacaktı anteni apartmanların
sucu geçecekti acemi motoruyla gencecik
kaldırımların dar oluşundan yakınan biri için
akşam olmayacaktı bir daha
ama nasıl gelir bilinmez
dalımıza çöken karın yere düşen karanlığı
içini gezdirip duran ilerisi mi
gerisi mi geçip gitmelerin
sonra sorulmaz mı ben niçin anımsamıyorum
mutlu olmuştuk
bolca arkadaşları olan birinin yalnızlığını konuşuyorduk
ama bir şey var
sarmaşıklar üzülmeyi biliyor
günü gelince gülmeyi
dokunmadan da sevilirmiş sevgiler
ellerimiz boşluk değil mi.