5
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1263
Okunma
Sakalları beyazlamış harflerimle yaziyorum sana sahra
Kelimelerimin ayağı kayıp düşersem, sakın darılma
Rūyamda önce buzdan ūlkeler gõrdūm
Sonra, tuzdan şehirler
Gűneşi sırtıma yüklemiş giderken, uyandım sabaha
Kahır taşıyan trenlerdeki ayrılık vagonlarina benzettim gözlerini
Bakışlarını, kűrtaj olmak úzere olan bir čocuģa
Hayallerinin yūzūnű yıkamayı unutmuş
Yaşlı bir adam gibi, yalnızlık
Ölūm; iliklerine kadar işlemiş
Akiyor ılık, ılık
Bu kaçıncı deve? kaçıncı kervan?
Būtūn saraylar kumdan sahra
Sanki, bűtűn yıldızlar boncuktan
Dűnya helvadan,
Zaman ah zaman !
yedikce doymuyor ômrúmù
Bu nasıl kehanet?
Devenin sırtında koca bir hòrgúć
Pireye bûyùk ihanet
Hangi mevsimin katili bulunmuş ki ?
Şeytan elini kolunu sallaya sallaya geziyor
Şu aşk dedikleri şey sahra
İkímíze nede cok benziyor
Ikimizde sevdik eylűlű
Geriye kaldı onbir ay
Ben bulutlara bakıyorum sahra
Sende, yıldızları say...
5.0
100% (2)