27
Yorum
61
Beğeni
5,0
Puan
2514
Okunma

gör de bak!
unuttum güya
inceden inceye soluyan sıtmalı yalnızlığımı
ve sana dair-bize dair her şeyi
u n u t t u m!
unutturabildim senle atan derbeder yanıma
nihayet...
u n u t t u r a b i l d i m!
hani biz kokan şiirlerin kanatlarında uçuyordum dün’ümde
şimdi bugün’ün girdabında can çekişiyor kelimelerim...
nasıl da tatlı bir telaşla koşardım sana
ayağım toprak ananın sıcaklığıyla öpüşürken
yar gülü kokardı tabanlarım
ah! yarim
sus’alım yedi cihan inlerken aşkımızla
sus’ayalım iftar vaktine şahitlik eden dudaklarımızla
ateşe verelim nazarla bakan tüm felfecil gözleri
tam orta yerinden kenetlensin çırılçıplak nefti sözlerimiz...
gel yarim
gel de
yıka aşka yeminli yüreğimin kıyısını köşesini
uzaklaştıkça daha çok çoğalayım ellerinin peşgirinde
göz göze gelsin solumuz
yan yana olsun sonumuz
bir nakarat ekle en ıssız cümlelerin sonuna
seni seviyorumla bitip
yine seni çok seviyorumla başlayan...
al gülüm ver gülüm olmasın
hikayemizin sonu
öyle gece ulumaları çınlamasın kulaklarımızda
bu aşktan döneklik edenin ruhu
gerilsin mahşer yerinin en orta yerinde
gerilsin ki, ibret alsın ölümsüzlüğü tadanlar!
sana kavuştuğum gün
özlemleri tersine kazıyacağım en kökünden
avuçlarının hiçlik denizinden içip
giyeceğim zırdeli asude gömleğimi
biliyorum gönül soframın eksilmeyen bereketi
ömürlük hafiyem olacaksın
hissediyor ve görüyorum
bana hasret gözbebeklerinden sınır ötesinin
en saklı ülkesinden öpüyorum...
seni ne çok sevdiğimi unutma yar’im
u n u t m a!
11/Temmuz /ikibinondört
Nagihan Ergül Çağlar
şiirime nefesiyle can veren değerli hocam Zekeriya Efiloğlu’na en kalbi teşekkürlerimle...
5.0
98% (55)
4.0
2% (1)