Umudum yerle yeksan sabrımın son kertmesi
Aklıma mukayyet ol, sahipsizin sahibi
Milim milim delinir metanetin örtmesi
Aklıma mukayyet ol, sahipsizin sahibi

İlişkiler afakî dostluklar yanardöner
Çıkar mumu kendine sana gelince söner
Yoldan düşen eyleme doğru çıkışı öner
Aklıma mukayyet ol, sahipsizin sahibi

Hangi el hangi cepte ne yaren belli ne yâr
Mert bildiğin er kişi verdiği sözden cayar
Kalmadı edep erkân benlik hilafa kayar
Aklıma mukayyet ol, sahipsizin sahibi

Var ettiğin beşerim kendimi görmem haklı
Yarattığın kâinat bir ol demende saklı
Yüz sürdüm eşiğine etmeyesin yasaklı
Aklıma mukayyet ol, sahipsizin sahibi

Yönüm döndüm Sema’ya yetiş carıma ya Rab
Duyup işit sesimi yoluna olam türap
Müşkül yaşama bir el, atmazsan halim harap
Aklıma mukayyet ol, sahipsizin sahibi

Çarenin kaynağısın yoktur başka muhatap
Senden yardım dilenir sana edilir hitap
Emanet olan bu can fazla düşmeden bitap
Aklıma mukayyet ol, sahipsizin sahibi

IŞIK hüzün iğneler ayara gelmez gönyem
Yeşillenip kök saldı dert kütüğünde künyem
Gram gram eriyip, yitip gitmeden bünyem
Aklıma mukayyet ol, sahipsizin sahibi


Azimet IŞIK 01.07.2014 Saat.23.31 ÇEKMEKÖY İSTANBUL


Mukayyet; sahip çıkmak, korumak, gözetmek, göz kulak olmak

Car; çağrı, tellal ile duyurma; ilan,
tehlike durumu, imdat, yardım.

Hilaf; Aykırı, karşıt, ters.

Metanet; metin olma, dayanma, dayanıklılık, sağlamlık:

Afakî; belli bir konu üzerine olmayan (konuşma), dereden tepeden.

Beşer; İnsanoğlu, insan.


Beğendiklerimize oldukça boyun eğen,
Ömrümüz törpülenir, tükenmez ömür eğen,
Umutlara hüsrandır umutlandıkça değen,
Aklıma mukayyet ol, sahipsizin sahibi.....sakaoğluhasankucuk



Sana sığındım sana güvendim Allah’ım kula güven kalmadı,
Her biri robot olmuş senin kelamın yere düştü almadı...
İnsanlar bazen boşuna yaşıyor, dünyadaki zaman dolmadı,
Şaşırıyorum Aklıma mukayyet ol, sahipsizin sahibi............HakanKURTARAN