YAŞAMAK

Yaşamak,
Yaşamak nedir dedi bir çocuk;
En deli çağda
Tüm toplumsal yasaları çiğneyip
Korkarak,
Severek,
İncitmeden,
İğrenmeden bir fahişenin ellerinden tutabilmektir dedi
Delikanlı.

Yaşamak nedir dedi bir çocuk;
Yaşamak,
Eve ekmek götürebilmektir.
Gözleri kapıda bekleyen çocuğuna,
Götüremediğin
Çikolatalar için yalanlar bulmak
Ve geceleri
Tatlı masallarla
Onu kandırabilmektir dedi bir
Baba.

Yaşamak nedir dedi bir çocuk;
Bekleyişlerin son bulduğu yerde
Seninde tükenmişliğin olduğunu
Fark ettiğin andır,
Ellerin yüreğinin içinde
Düşlerin bir başkasının hapsinde
Ve sen yine yalnız kaldığında
Düşlerini özgür bıraktığındaki
Mutlu andır dedi bir
Kadın.

Yaşamak nedir dedi bir çocuk;
Bir ölüm anı
Ve Azrail ile sohbete dalmış
Mirasyedilerinin olduğunu görmektir.
Elleri ceplerinde,
Mutlulukları gözlerinde asılı
Ve senin ellerini boşluğudur evlat dedi
Hani tutan olmaz ellerini
Bir bastonun kalırsın ya
Merdiven dayayınca yetmişine
İlk göz ağrının sana aldığı bastonun kokusudur
Yaşamak…

Yaşamak nedir dedi bir çocuk
Savaşmak dedi
Ülke dedi
Namus dedi bir onbaşı
Sonra savaştaki bir çocuğu
Gözünü kırpmadan
Öldürebilmek dedi
Ölürken son nefeste sana gülümsemesi
“abi oyuncağın çok güzel” demesidir
Sonra o çocuğun gözlerinde ölmektir dedi
Onbaşı …

Yaşamak nedir dedi bir çocuk
Her sabah uyandığında
Baş ucunda bir karanfil bulabilmektir dedi genç kız
Kokusu etrafa yayılır
Rengi odayı süsler
Ve karanfili bırakanın
Hiçbir zaman görünmemesi
Seni seviyorum cümlesini
Yalan da olsa televizyonlardan duymaktır
Yalnız başına
Sen sana aşık
Sen kendinden habersiz.

FERMAN KEMAL ZENCİRCİ