0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1404
Okunma
ilk bakışta sanki
yadırgamıştı yeni halini
bir boyuttaydı
önce anlamadıgı..yepyeni
hiç de beklemezdi böylesini
dördüncü mü
yoksa beşinci mi
altıncı mı
yedinci mi
nasıl bilebilirdi ki
kendince
gözleri
sadece üçüncü ya da dördüncü boyuta ulaşlabilirdi
epeyce de günahı vardı
ne yazık ki
oysa yüce yaradanın ne kadar da affedici
oldugunu bilemezdi
anlayamazdı
ruhu ve kalbi
hayallerinin çok çok ötesindeydi
üstündeydi
her şey dümdüzdü orada
ya da düze yakın apacıktı
okulda ve yaşamında ögrendiklerinin yeri yoktu
burada
herşeyi anlıyıor ve görüyordu
sanki bir mutluluk boşlugundaydı
şeffaf bir boyuttaydı
ne yukarı vardı ne de aşagı
ne dogu vardı ne de batı
yol göstercek demirkazık yıoldızı bile
kuzeyi gösternmiyordu
yön yoktu
ancak
uçabiliyordu istediği yere
sanki kanastları vardı
hatta ismi bile terketmişti onu ...evini kaybetmiş bir sokak köpegi
hür dolaşıyordu her yeri
yine de bir ilahi ışıkta
yıkanmıştı temizlenmişti
zarif parlak göz kaömaştıran bir ışıkta
vucudu şeffafalaşmıştı..örtülmüştü
çıplakjtı ama çıplak degildi..utanç yoktu
düşünceleri bile kaybolmuştu başındaki
dertleri tasaları yoklmuştu
yine de düşünüyordu bazı şeyleri
örnegin rubensi
oysa burası ışık bolluguydu
rubens bile tek bir ışık gibi kalmıştı
cezanne ise bir ışık fazlaydı
ve bu ışıklardan etkilenen
deli denilen van gogh kesmişti kulagını
ya bedri baykam
nerde o dahi çocuk
belki de henüz emeklemekte
bunların hepsi de bir yerlere gitti
kendi esas boyutlarına ulaştı sonunda
sadece asılı eserleri kaldı
asılı ya da kayıp bir yerlerde
bir saniyelik şimşek gibi
çakıp kayboldu
sonsuz boyutta