9
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
2182
Okunma
Vakit,
Dönüp ardına bakma vaktidir
Kapıya kadar geldi, eli oraklı misafir
Beklemez fazla bilirim
Girdi girecek içeri
Yaşanmışlıklarım ve yaşayamadıklarım
Gözümün önünden geçiyor bir bir
Ve o sulu gözümde yaş
Sadece bir damla
Şimdilerde beden tam bir kelepir,
Bir yumak et parçası.
Ruh pişman,
Ruh paramparça… Rezil
Umutlar hep hayallerde kalmış
Gülmemiş bir baht
Yaşanmamış bir hayat geride kalan
Ne aşka yelken açmış bir gönül
Ne de aklı başında sefahat
Yokluk yoksulluk içinde
Açlıkla boğuşarak
Huzurdan uzak
Yine de bazen mutlu gibi görünür
Oysa öylesine yaşanmış
Pisipisine geçmiş bir ömür…
Şimdi dudaklarım bir veda türküsü mırıldanır
Sessiz, nefessiz ve karadüzen
Akordu bozulmuş sazım gibi
Kulaklarım tırmalanır
Sağır edici bir uğultu
Ne sağım belli ne solum
Artık ayağa bile kalkamıyorum
Yoruldum, yorgunum
Lal olmuş dilim sanki
Asi gözlerimde amansız bir uyku
Korkuyorum…
Tüm cesaretimi topladım yüreğimde
Gelen misafirimle gidiyorum.
Ve geride kalanlara,
Martılara, dağlara, ovalara
Yaşanmamış yıllara
Ve çayıma, sigarama
Şişede boynu bükük kalmış
Bir duble rakıma
Ve dünya sana… “Hoşçakal” diyorum.
Yaşadıklarım için değil,
Yaşayamadıklarım için özür diliyorum…
5.0
100% (13)