Kadın doğmak suç değil asıl yeri saraydı
Geri kalmış ülke de kanayan bir yaraydı.





Buz gibi ellerini cebinde gizliyordu
Alnında ki bu yazı doğarken kazılmıştı
Yüreğinde bir nokta durmadan sızlıyordu
İhanetin adresi geceden yazılmıştı
Korku dolu gözlerle bakarken ellerine
Zaten çoktan vurmuştu kelepçe dillerine..


Kapının tam dibinde sesleri dinliyordu
Kararsız adımları inatla bekliyordu
İçeride bir kadın zevkinden inliyordu
Bunu duyan kadının yüreği tekliyordu
Benim kocam farklıdır aldatmaz beni derdi
Sevgisi üzerine yeminleri ederdi.


İçeri gimek için bir adım hamle yaptı
Gözlerinin önüne gül gonca kızı geldi
Düşünceler karıştı belki de yoldan saptı
Yıkılacak yuvanın acısı yürek deldi
Kapının tam dibine yavaşça yere çöktü
İnci gibi yaşları pınarlarından döktü.


İhanet hançer gibi yüreğini dağlarken
Kadın yuva uğruna gözlerini kapattı
Yüreğinde kin nehri alev alev çağlarken
Kızının hatırına sözlerini kapattı
Bir kilit vurdu dile mühürledi olanı
Toparlayıp yüklendi bu adamdan kalanı.


Merdivenden inerken titredi bacakları
Kabullenmek imkansız nasıl yaşardı kadın
Şimdiden planladı sonra olacakları
Tarihe yazılırdı hey gidi güzel adın
Sen ki adam aşkına şehir şehir dolaştın
Vermek istemeyince ailenle dalaştın.


Herkes haklı çıkmıştı bu adam yaramazdı
Aşk bitince yürekte sergilendi gerçek yüz
Adam genç istiyordu yaşlıyı saramazdı
Sevgiden ne anlardı dağda yetişmiş öküz
O yüzden aldatmıştı her şeyi hiçe sayıp
Yalanlar taşımıştı sahtekarlığa kayıp.


Apartmandan çıkınca kadın sema’ya baktı
Yıllarca katlanılan, oynanan bir oyundu
Erkekti onun adı hevesin alacaktı
Kadın dediğin ne ki evdeki bir koyundu
Erkeğe hizmetçiydi yavrulamaktı işi
Yatakta olmalıydı istenirse şuh dişi.


Ayvazım DENİZ