8
Yorum
19
Beğeni
0,0
Puan
2148
Okunma

ben ölürsem
yaşarken de ölürüm
ellerim dokundukça ürperir
yetim ülkenin sahipsiz çocuğuna
bilemem
kaç yıl kaç tarih
sandıklara sığmaz zulüm
çınladı kulaklarda
ki
karanlığın sesi
gölgesiz anılarda
sevişirken ölülerle
sararan benziyle
bir hüzün gecesini
solurdu nefesi
yaratırken düşleri
bir elmanın yanağında
dişleri ak
ileri kalmış ülkelerimin
rotasız yollarında
aklım yalınayak
oyuncak
bakmadan geriye
merhamet düşgünü
yılgınlık
çiçeğini açar
zemheriye
ölüm sakladığında
kurtuluşu kendine
dudaklarından akan nehir
yoksulluğu getirir
beraberinde
kanadı kırık kuşlar
hayalleriyle kaybolur
açlığın gölgesine
oysa isteseydik
tükürürdük bencilliği
isyan günlerinin rüzgarıyla
astığımızda güneşi
saçlarından
gökyüzü maviliği
serilirdi
aklının ıslak
çiçeklerine
o çiçekler ki
dokunduğunda gözlerine
ışığını verirdi
yitik düşler ülkesinin
ömrünün caddelerine
şimdi
adaletin imbiğinden
hayallerine uyanan
cellat
kumarını oynarken
tarihin kollarında
fırtına büyüyen uykularda
gözler kör
kulaklar sağır
ve dillerde feryat
gece uzanır güne
açlığı kucaklayan
derin gözlerinde
yiten arzularıyla
durmadan çırpınan
kanat
kapar kapısını
mutluluğun
sessizce uzaklaşır
doğumuna pişman
hayat
kaybolur...
24.1.2014 Mönchengladbach...