0
Yorum
6
Beğeni
0,0
Puan
1735
Okunma

telaşlı koşuşturmalar
cazgır uğultular
tırmalar şehrin mekruh yüzünü
azdan
uyanır gece
sükut düşer sisli tepelere
kimsesizlik tüter sokaklar, kaldırım taşları susar
dilinde yanık bir ezgi
rüzgâr koşar sihirli dünya’ya...
bir kadın
ürkek bedeninde boynu kopuk heyecanlar
yürür ruhunun karanlık sapağına
usunun perdelerini açar bir el
aldırmaz gizli sırlarını aşikâr eder gözyaşları
ölümün tiz sesi
çınlar bir kemanın tellerinde
sokakta ki son barda indirir, sessizce kepenklerini
ve kaldırımlar şahit ki, bu şehir yalnız geceleri büyür
sokak lambalarıysa bilirler ki, gölgeler hep sahipsiz duvarlara işer
sabaha kavuşamadan gece
merdiven altlarında, anasız kaç çocuk ağlar
kaç kadın vakitsiz göçer sonsuzluğa
yalnızca yıldızlar bilir
bir de Allah...
29-12-2013