14
Yorum
28
Beğeni
5,0
Puan
1542
Okunma
bir esrikliğin dibinde
bilinç
bilinçaltı
karışıyor boşlukta herşey birbirine
uykudaki gerçeklik gibi
söz
düş
düş
düşüyorum
bitmeyecek gibi bu düşüş
sonsuz
bekliyorum uzansın
el
el
eliyorum
kalmıyor bir şey
aynada bile gördüğüm sen
katran bir gece dökülüyor içime
ağzımda zift tadı
tesellisiz acı
korkunun içinde
karanlığa alışık gözlerime ışık
sızı
sızı
sızıyorum kendi içime sen dolarak
yiyerek içimdeki beni
seni doyuruyorum
seni doğuruyorum
boşalıyor içim
hayata üvey geliyor varlığım
özüm
bilmiyorum
ölüm ölüm ölüyorum
kelimeler biçim sadece
sevginin yüzü yok
sözü yok
kendi yok
düşün
söyleme
sus
sus
susuyorum
bir çölsün boğazımda
yakıcı
yanıyor her şey
yan
yan
yanılsama bu
yok, var sandığım hiçbir şey
ben, gökyüzü, kuşlar
renkler, kelebekler
bu sarhoşluk
sağalmayan sayrılık
sızı
sızıyorum
ayılması var mı bu sarhosluğun
uyur uyanıklığın
ya da dirilişi bu ölümün
5.0
100% (31)