ben sende kuşları sevdim
perdesiz gecelerin penceresine konan
hiç gelmeyen akşamların sefasında
unuttum gündüzleri
hüznün karanlığını sardıkça kirpiklerim
hayal meyal bir rüyada olman ihtimaliyle
uykusuz uykuları sevdim yastık altında duran

ellerime düşürse de sararan yaprakları
ben sende eylülleri sevdim
ben sende eylülleri
bahar dalında kalan çiçeklere inat
bir tek papatyaları ayrı tuttum hepsinden
gün gelir de
saçlarıma taç yaparsın umudunu içimde saklayarak
susmasın karanfiller darılmasınlar bana
içimde yer yoktu başka baharlara
ağlasın istemedim açelyalar ...

ben sende özlemeyi sevdim
sırtımdan vursa da yokluğunun hançeri
her gün bir çizik atıp ruhumun duvarlarına
vuslata gün saydığım takvimleri sardım
kanayan yanlarıma

sağnak yağmur yurdu oldu gözlerim
çektiğim çilenin kurumuş toprağına
bir gözyaşı ummanında yaramı tuza bastım
Adı ağlamaksa eğer
kirpiğime düşen yaşı sevdim
seni her düşündüğümde
mecali kalmasa da gülüşlerimin
aklıma gelişini sevdim
yüzüme tebessüm düşürdüğünde...

ben sende uzakları sevdim
hasret türküleri döktüm yollarına
kederimle soluklanan ...
yüklenip ayrılığın yükünü
yorulmadan yürüdüm,yürüdüm
her yanım sis her yanım pusu
atıp kendimi yalnızlığın unutulmuş kollarına
gittiğim her yere hayalini sürüdüm...

kızdım bağırdım küstüm ağladım
ama unutmadım seni unutamadım
son sevdasıydın ömrümün
son vedası
ben sende yanmayı sevdim
ben sende yanmayı
içilmemiş su gibi çöl ortasında...

14 kasım 2013

05:55

Sabaha kadar dinlediğim bir şarkıya ...Çektiğim cezanın suçlusu sensin ...




Arzu Karadoğan