4
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1091
Okunma
hep aynı rüyayı görüyordu
mütemadiyen ...
bir el kirli bir el uzanıyordu
çekip almak istiyordu
saçlarındaki bembeyaz papatyadan
örülmüş tacı
sımsıkı sımsıkı tutuyordu
elleri minicikti
yüreği kocaman
en sevdiği takmışken
kim hangi hakla geri alabilirdi
ve simsiyah bir köpek
çıkıyordu birden ortaya
koşarak kaçıyordu
kan ter içinde ve yorgun
ağlayarak uyanıyordu
ve rüya olduğuna
binlerce kez şükrediyordu
mırıldanıyordu başında tacı
her sabah namazından sonra
hüzünle
asude bir gönülle
..........
Allah Derim
Sırtımda, taşınmaz yükü göklerin;
Herkes koşar, zıplar, ben yürüyemem!
İsterseniz hayat aşını verin;
Sayılı nimetler bal olsa yemem!
Ey akıl, nasıl delinmez küfen?
Ebedi oluşun urbası kefen!
Kursa da boşluğa asma köprü, fen,
Allah derim, başka hiçbir şey demem!
Necip Fazıl Kısakürek
5.0
100% (3)