23
Yorum
22
Beğeni
0,0
Puan
1549
Okunma

çıkılır; dik yokuşlu çiğdem tepelerine
üç-beş ağaç, üç-beş karıklık bahçe
yeni filizler vermeye çalışır
çirk kokuları duyulur arkasından
eve girilir
özlenilen yaşantıya gem vurulur
girilmez yüreğe;dağ, taş, kayalar
her şey dikine
çıkılmaz yükseklere
bulutlardan inemez mavi
dağın doruğunda
ölümcül bir kayada
ahlatlar dönmüş sırtını
alıç; ölsem, kırmızı gülecek
taşlara sokulur akıl
karıncalar girer bir kıyısından
gidilemez, durulur
ölü soğukluğunda dizilir evler
üç- beş ağaç, üç beş karıklık bahçe
aşılamaz bir delinin ettiği
dirliğim nerde?
armut, kayısı, vişne ağaçları ey!
girintisi bol, keskin virajlı çıkmaz sokak
dört duvar boğazlar insanı
en insan yanlarıdır
nerdeyiz?
aşılmaz sallantıda çoğunluk
bir gün patlar bu sönmüş yanardağ
açığa çıkmak ister de kaynak
kime güveneceğini bilemez
gök aşırır göğe ereni
kolay yakalanmaz, izi yitik çağ
gerisinde bin adım
bunu bağışlamaz Tanrı
sorgular
-nerde kaldınız?
30. 8. 1979 / Nazik Gülünay