3
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1636
Okunma

...
Şafak sökerken;
Ay sağıyordu gecenin karanlığını,
Yıldızları kırparken tutulan dilekler,
Bir ışık kayıyordu hüzünlü yüreklere...
.
Güneş doğarken;
Turuncu bir tepsi gibi tepenin ardından,
Isınan doğa uyanıyordu, mahmur mahmur uykusundan,
.
Ortalıkta bir telaş;
Oysa Güneş ne kadar nazlı endam ediyor,
Kötü şeyler hep hızlı,en başta da savaş,
Acı daha telaşlı,tatlı daha yavaş.
.
Mutluluk geç geliyor,umutlar arada,
Üç vakte kadar beklemeye takatı kalmadı hüzünlerin,
Çetelesini tutacak yerde kalmadı beyhude günlerin,
Ne çentik atacak yürek kaldı,nede hesabını dünlerin.
.
Kara günlere kaldık cancazım,
Varsa yoksa benlik,
Hançeremi de yırtıp bağırsam,
Duyulmaz gayrı avazım.
.
Bir veda vaktidir şimdi gardan,
Anne yavrudan,yavuklu sevdadan,
Bu ne menem bir yangındır ki...
Yakmaz da dondurur beladan...
.
Şimdi doğsa Güneş,eteğimde yıldızlar,
Kırpsam aydınlığı,
Saçıp evrene,
Güldürsem ağlayan yürekleri,
Sustursam, sevdayla kanayan yanları...
yunus ça./
5.0
100% (3)