3
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
1050
Okunma
yavaş gemi üşümüyor saçlarım
ıslak olsun daha var
ve gidilecek hiç bir yer
dönüyorsa içim bu karanlığın içinden geçmek
bu aldatıcı ışıklar yanıp sönen
kendimi hatırlatın bana
kendimle konuşmam gerek
alışamadım sevmeye bensizliğimi
neden tek tek ve anlamsız
hani anımsıyorduk ya
bu yalanlar bizim hayallerimizdi
şimdi iğrenç bir şeyler konuşmak için sıkışmış olmak
düşen göz yaşlarını geri getirmiyor
sıkıca sarıp utandıran bu ses kimin
bu yorgun ağız
geriye doğru saran yanlışlar gibi
kirpiklerim de yok şimdi
sesi azalıyor iten rüzgarın
az sonra durulacak korkunun arkasından
kalabalıkların suya inişini seyrediyorlar
bir fırtına için yalvaran
tutunuş nöbetleri sabır verici değil
hani bulutlar
gök yüzü nerede
girdap ve bütün derinliklerin buluştuğu yığınlar
yutulan hangi zaman
sonsuzluğun arasındaki an yaşamak
koparıp ellerini geçmişten
ve gelecekten
yine öyle
son bir şans daha
uykusundan uyandığım bağışlanmaların tadında
maviyi batırsalar içime son kez.
5.0
100% (13)