Ben koç doğmuşum
Çayırlarda gezmişim
Otların tadına bakmışım
Yağmurlarda ıslanmışım
Kınalanmışım

Ve sonra bir gün
Bir yabancı
Gel dedi bana
Gittim

Takip ettim
O beni boynuzumdan tutunca
Hiç görmediğim bir bahçeye getirdi
Yüzüme bakıp gülümsedi
Mutlu Görünüyordu

Suda verdi bana
Sonra bağladı bir direğe
Sanki kaçacaktım
Kaçmakta neymiş ki
Kaçabilir miydim?
Ben koç doğmuşum
Allah’ın izniyle kurbanda olurum

Karanlık oldu aniden
O gece rüyamda cenneti gördüm
Kocaman bomboş çayırlar
O kadar güzel görünüyordu ki
Ah ben oraya gidecektim

Sabah oldu
Ve benim celladım geldi
Aslında o beni gönderiyordu
Sonsuzluğa
Birazdan tüm sıkıntılar sona erecekti
Bu işin zor kısmıydı sadece
Cennetteyim

Ve ben cesurca yürüdüm ölüme
Çıkardı bıçağını
Boynumu okşayarak
Dualar etti
Melekler yanımızdaydı
Bembeyaz ışıklar saçarak
Beni çağırıyorlardı

Mutluluğun senfonisini dinleyerek ben
Allah’ında yardımıyla
Gittim rüyamdaki cennete
Hiç acı çekmeden
Ve geride bıraktım kendimi

Benim etim o kadar değerliydi ki
Yoksulları doyurdum
Kimsesizlere arkadaşlık ettim
Küsleri barıştırdım
Ve cennette gezindim
Ebediyen...