25
Yorum
25
Beğeni
5,0
Puan
2379
Okunma

Yıldızların yutan gece, şavkı soğuk ayın
Yağmur yağar vurur cama, hiç tadı yok çayın
Yalnızlığın deminde ki demleniyor ruhun
Solgun yüzünde izleri var gibi güruhun
İçinde ince bir sızı, sol yanı ağrıyor
Yaprak döker bahar kışa sanki çağırıyor
Yorgun ruhun alazları sönmedi yangılar
Suskun zamanda sorgu büyür ne yanılgılar
Durmaz bu çark döner de durur öğütür zaman
Dönsün bırak dokunma ve sokma çomak aman
Hep menfaat ilişkisi sorma ne trajik
Herşey yapay, duruşları sahte nasıl komik
Herkes dürüst namuslu benim diyerek gezer
Mazlum görürse sorma nasıl kafasın ezer
Mal mülk yapar, faizde akıl, hele sor nasıl?
Eğlencesiz olur mu hayat, nerede fasıl?
Erken yaşında farkına vardı, hayat oyun
Hep güldü geçti, gördü oyunları! Siz doyun
Hiç durmadan çalıştı, alın teri kutsalı
Çocukluğunda kaldı hayalleri, masalı
Baş dikti, dilse sivri, aman dediler zarar
Hep doğruluktu düstüru, dur dediler karar
Dostluk deyip sarıldı, kırıldı bütün dalı
Yalnızdı zor gününde bozulmadı morali
Yağmursa durmuyor, gece bitmeyecek gibi
Bir tur atar evin içi boş ve çayın dibi
Erken vakit ki uyku için kitabın alır
Dalgın bakar kitabı atar ne de daralır
Zaplar kanal da aynı uyutma hemen kapat
Akreple yelkovan duruyor, yürümez saat
Yastıkla küstü uyku, güneş doğacak hadi
Elbette günle canlanacak görünen vadi
Mef ’û lü / fâ i lâ tü / me fâ i lü / fâ i lün
5.0
100% (29)