8
Yorum
21
Beğeni
5,0
Puan
2464
Okunma

Göğsümün sol yanına düşerdin hep
o gece gibi siyah saçlarını sevmem için
alnına düşen bir tutamı geriye yapıştırır
öylesine sunardın o güzel başını dizlerime.
Uzanırdık bazen sahilin o soğuk kumlarına
kendi ateşimizle ısıtırdık geceyi
gel derdin usulca içime üflediğin can veren nefesinle
gel aşkım ay ışığının yıkadığı denizi seyredelim
bak nasıl da aydınlatıyor karanlığın gel gitlerini
ve nasıl da sen kokuyor yanında ki yıldızlar
kokusu burnumun direğini kırar.
Seyretmeyi severdin en çok
karşına oturtur ellerin yumuşak bir pamuk gibi
yanağımın gamzesinde dolaşırdı usulca
sonra boynuma düşerdi yavaşça
sıkardın nefesimi kececek kadar
bir tek o anlar da ay ışık vermezdi karanlık gözlerine
benden başkası dokunursa gül goncama
ölümüm olursun derdin usulca.
Süprizlere bayılırdın
sanki bunun için doğmuştun
ben ne kadar katıysam hayatın taşları gibi
sen şırıl şırıl akan dereleri gibiydin
ne yana gidip nerden denize döküleceğini kestiremezdim
hep üşürdü ellerim
düştüğün yerde tutamama korkusuyla..
İmtina ederdim ayrılık türkülerinden
gözlerinde devrik cümleleri yakalama telaşı
içimdeki cıvıl cıvıl çocuğu küstürürdü
gölgelerin yansımasını astığım suratıma
gülücük kondurmaya uğraşırdın
inadımı kıramaz tedirginliği diz boyu giyinir
ani bir geri çekilişle ortada bırakırdın
sanki okyanusun ortasında tek kalan sandal gibi
ne kürek, ne yelken
kıurtacarak olan bir tek senin nefesindi
rüzgar diye üflemesi beklenen.
Gurur geceye dikince gözlerini
bir samanyolu olurdu sözlerin
gel derdin Mevlana gibi
ne olursan ol nasıl seversen sev ama gel
sensizliği yudumlayamayan şu boğazım
İstanbul boğazı gibi tıkanıp duruyor işte
ses tellerim eski bir plak gibi
sadece cızırdıyor gel, gel diye.
Ve günlerden sensizlik
aylar desen önemsiz
saatler bıraktığın gibi
gittiğin dakikada durdular yüreğimde
yaşamak
nefes almaksa sadece alıyorum merak etme
Ne sana ne geceye küskünüm
her kayan yıldızda bir dilektin içimde
ahh be sevgili bu nasıl gidişti gülünden böylesine.. .
Ayvazım DENİZ
5.0
100% (21)