-7-

dudaklarında çok hakkım var diyorum!


-1-

sabah rüzgârı gibisin kadın
uyanır uyanmaz yüzümü yıkayan
cömertliğinde ezilir reâya yüreğim
serçeler kaçışır gibi
taşlanır gibi yüreğim
kaç kere dedim sana bakma öyle
acizliğim geçiyor aynaya
aşk mı kadın göbek adın senin!



-4-

rujlar rötüşlara yetmiyor artık
kanıksanmış bir inadın son dişindeyim
ağrısı hafif türküler alıyorum dilime
yeter kafiyeli şiirler
hep infiâle beş kala uyanıyorum
yaralı kuşları taklit ediyorum habire
hevesi sönmüş uçuyorum ardınsıra
ya bir bulut alıyor seni
ya melekler sırrına



-5-

tam hesapladığım gibi
unutuyorum yavaş yavaş
taammüden kaybediyorum seni
en kör uykularda
hatırlayamadığım rüyâlarda
"seni unuttu unutacak" diyorlar
inanmasam da zoruma gidiyor


-3-

dudaklarında çok hakkım var diyorum
saçma diye hiçbir şiire yakıştırmıyorlar


-2-

vakur bir ayaklanma daha
gelmediğin her gün ertesi
dolaşıyoruz elele
kuru bir ıslığa eşlik edip
sen yakamoz sabahı oluyorsun
ben gökkuşağı gecede
yalanlar doğuruyoruz birbirimize
bir sancıdan birini söküyoruz biteviye
körebe oynuyoruz seninle
hafif bir yokluğa serzenip
gözlerimize gömüyoruz karanlığı hapsedip
ikimiz de gömülüyoruz aslında
besbelli
adamakıllı
bal gibi
bir aşkın son şarkısına
müteakip!




-6-

arada eski şiirlere kuruyorum zarları
"kısa çöp uzun çöpten hakkını alacak elbette" diye
çeşitli hilelere başvuruyorum

ben hep kısa çöp oluyorum bahislerde
sen uzun, uzun öpülecek dudak!






ToprağınSesi




.