5
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1655
Okunma

Çarçur etme akıp giden zamanı ey gönül
Nakittir bu vakit
Başa düştükçe ateş böcekleri
Keşkelerin büyüyecek
Bir adım yürümeyeceksen tozlu yolumdan
Hüküm sürmeyeceksen kahve gözlerimde
Göğsümdeki sancılarını sök de git
Bütün kutsallarıma yemin olsun ki
Ipışıl yüreğin nazlı gelindir
Nazın gamlı sazın hazin dilidir
Süzülür kulaklara serilir yüreklere
Dökülür gözlerden yarsız kucaklara
Fikrimdeki eskiyen yüzün gibi
Keder olup yapışır başı dumanlı aşıklara
Gün dönüyor yine
Bak semanın kargaşasına
Fener alayını andırıyor renkler
Puslu sarı sırt vermiş pembeye
Akşam indikçe çıplak dağlara
Mora kesiliyor mavi düşler
Umudun tahtına kurulmuş öksüz bir yüz
Hasretini bitirecek selamını bekler
Ve bitsin artık
Çatlayan gönlüme
Tuz biber olan bütün dertler
Ruhunun koca düğümlerine inat
Küçücük mutluluksun
Zamandan arta kalan
Telinden tırnağına yekpare aşkken
Hem bütün saatler sevdayı gösterirken
Ölümü dilemek nedendir
Yüreğinden aşkı sürüp sürgünlere
Azrail’e göz kırpmak
Katıksız sevgindendir
Bilirim,kabullenmem
Kabullenemem...
5.0
100% (10)