1
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1529
Okunma

Yine sana uyanıyorum,
Bilmem kaç hasretliğin mühürlediği gecelerden
Lal olmuş dili sabahların,
Güneş bile sızmak istemiyor artık penceremden
Sonra bir vakit
Suretin beliriveriyor duvarda,
Geceden daha gece gözlerin.
Gitmelerin zor geldiği zamanlardan geliyorum
Elvedaların uğramadığı sabahlara...
Yüreğinin kuytularına atıyorum demirlerimi.
Yorgunum velhasıl
Bilmem kaç bakışın eskittiği yüzlerde aradım seni
Bilmem kaç şiir biriktirdim çantamda
Hiç bir yüzde eskitmeye kıyamadığım bakışlarım vardı
Avuçlarımda
Bir de ceplerime doldurduğum sevda sözlerim
Kül rengi güvercinler uçtu yanım sıra
Fısıldadım her birine
Özleminden birkaç mısra
Sonra
Çocuklara rastgeldim biz zaman
Sen yüzlü
Uçurtma yaptık birlikte
Kuyruğunda semaya saldık hüznü
Yalanlardan uçak yaptık
Kıskançlığı kaybettik saklambaçta
Misket yaptık gözyaşlarını
Kağıttan gemiler götürdü artanını...
Ceplerime
Çocuk kahkahaları doldurdum bu defa
Güzel şeyler biriktirdim çantamda
Güzel şeylerle geldim sevgili
Masumiyet kokulu koynuna
Bak
Güneşte sızdı penceremden.
Çıkar çantamdan bütün güzellikleri,
Al avucumdakileri
Kül rengi güvercinlere bu defa sen savur
Mutluluktan birkaç mısra.
Sana geldim
Her şeyimle sana
Varsa
Bir demli çay koy sen bana
Yoksa da yorulma
Yorgunum velhasıl
Kuş tüyü huzurundan ver
Sızarım şuracıkta...
-HAZAL ÇAKIR-
5.0
100% (3)