11
Yorum
12
Beğeni
0,0
Puan
3628
Okunma

yaşlandıkça daha bir anlıyorum
zamanın hızla akıp gittiğini
bir ömür yuvarlanır gibi avuçlarımdan
kaybedilmiş birer misket misali
yitirdiğim günler, yıllar
dilim ruhuma taziyeler sunan yabancı uyruklu çocuk
ve benim artık matem tutmaya
ne mecalim
ne tahammülüm var
an gelir
bir şarkı söyler deniz
dudağımda buz keser çilek tadı
ağlaşırız salya sümük hatıralarla
"kimsesizler rıhtımında"
saçını okşarım sonra sarışın çekik gözlü bir kızın
o susar
ben dinlerim
bir gemi yanaşacak gibi olur limana
korkakça saklanır bakışlarımız
çünkü güvertesi tutar bizi
açılamayız
usta
sen hiç balık tuttun mu kirpik uçlarınla
derinlerde boğuldun mu
ve gün gelir
"yalnız kalpler sokağında" voltalar adımlarım sessizce.
içini çeker yüreğim
bilirsin aşka alerjim var usta
illet bir şey kendisi, açıkçası adil değil
zaten aramız da pek hoş değil
kanlıyız
davalıyız
hükümlüyüz tutuksuz yargıdan
ne kurşun ne bıçak yarası bıraktı bende
neyse ki acı çekmeyi öğretiyor yine de
yoksa adı aşk olmazdı değil mi
ahh usta
ben kalabalık seviyorum kendimi
yüzümdeki çizgiler, saçlarımda çoğalan beyazlar kadar
bazen bir anne şefkatiyle seviyorum
ve bazen babasına koşmak isteyen bir çocuk gibi
gece gibi sabahlara sarılan
sana göre kendini beğenmiş, yalnızlığı arayan
olsun ben yine de seviyorum kendimi
...tozlu raflarımdaki eski kitaplar kadar
sayfa sayfa seviyorum
herkes bir zamanlar çok sevmiştir belki fakat
"tek gerçek zafer(dir) unutmak"...
HaSaN