Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
JEHR
JEHR

Sahil Kasabası..

Yorum

Sahil Kasabası..

( 25 kişi )

11

Yorum

25

Beğeni

5,0

Puan

4006

Okunma

Okuduğunuz şiir 23.7.2013 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
Sahil Kasabası..

Sahil Kasabası..

penceresi denize açılan bir sahil kasabası
ne meyhanesi tanıdık ne de sokak taşları
kırılası bu adımlar sahi benim mi
uzaklığın böyle sökerken yıkılası dizlerimi
eski bir yalnızlık değil bu
hani o bildik teneşirden keder değil
yağmurlar mı söndü yıldızlar mı gitti
bunu da sana yazdığım şarkılardan bil...



günler sesime dağılıyor bense sesine
bir çıkmaz kaldım kayıtlı adresime
çok koştum / çok kaçtım meçhul iklimlere
çoban düşü serpilen menekşe seherlere
bıktım nemli duvarlar gibi solumaktan
beş namlu o çarşıda düşmüştü peşime
faillerim mi durdu mermiler mi bitti
o vakit al bu sözümü avuçlarından sil işte...



hiçbir kemancı hiçbir şiir dindirmiyor ağzımı
kendi ömrümü çalacak bir hırsızım yok
gözlerimi çekip alacak bir eskici
üstelik yüzümde turna göçleri de tükendi
gölgemi kayalara vuruyorsam martılara ne
sevmişsem anasını avradını kaldırımların
çöpçülerin de benle bir hesabı yok ise
peki bunca çoraklık hangi çiçek büyüsün diye...



devrilen trenler gibi geçiyor kentler
her durak sanki yokluğuna ayarlı
hiçbir mekan barındırmıyor benle beni
zaman desen zembereği kopuk körpe bir ezgi
gök bile anlatmıyor yüzüme gözlerini
bağışla sevdiğim / saçlarına değen rüzgar adına
ağaçlar mı soldu toprak mı
savrulmuş yapraklar gibi kaldım / hoş gör sevgili...



böyle söyleyip öyle koşuyorum gel git kendime
kaç kapı unuttum kaç cadde
olmazı yok artık
vursunlar beni de bir geçitte
ıslah olmam iflah etmez yol’um
o sağanaklarda kaç mezar kaldım
ıslak bir mintandır döşüm
kaç serviyi kendi ellerimle gömdüm...



eski bir yalnızlık değil bu
hani o bildik hederden de hüzün değil
gözleri efsun ırmakların suskun kandil ışığı
elleri alnıma çarpan tavlı bıçak şakırtısı
ayak bilekleri suya inen ceylan kaçağı
burası / penceresi denize açılan bir sahil kasabası
ne meyhanesi tanıdık ne de sokak lambası
sensizlik cehennem yarası...

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (25)

5.0

100% (25)

Sahil kasabası.. Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Sahil kasabası.. şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Sahil Kasabası.. şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
gri gölge
gri gölge, @grigolge
28.7.2013 19:42:11
5 puan verdi
tebrik ederim..
diğer şiirleriniz gibi bu da muhteşemdi
GulBeyaz
GulBeyaz, @gulbeyaz
24.7.2013 08:40:59
her dizesinden büyük keyif alarak okudum.

gölgemi kayalara vuruyorsam martılara ne
sevmişsem anasını avradını kaldırımların
çöpçülerin de benle bir hesabı yok ise
peki bunca çoraklık hangi çiçek büyüsün diye...

hele de bunları...

tebriklerimle...
AYSE KAVAK
AYSE KAVAK, @aysekavak
24.7.2013 04:10:29
5 puan verdi
kutlarim bu guzel calismayi tebrikler ediyorum saygimla
Yasemin Yılı
Yasemin Yılı, @yaseminyili
24.7.2013 01:48:55
5 puan verdi
yüreğimle eğiliyorum sadece, çok güzel.
KUVVA
KUVVA, @ferhatkeremgil-
24.7.2013 01:27:12
5 puan verdi
Işıltılı bir dili var şairin, gerçi yer yer savruk imgeleri toparlamak,

onlardan bir çağrışım damarı yakalamak kolay olmuyor, ama yine de

umut var bu şairde.Bazen çok usta şairlerde gördüğümüz o yaban

otları tadında doğal ve bilinmedik tadlar alıyoruz kimi dizelerden,

bazen de basmakalıp vayvillimli aşk meşk sızlanışları.

Gençler Türkçeyi yaşamıyor, daha çok yabancı kitapların acemi

çevirilerinden öğreniyorlar anadilini:

Bakınız şair şu dizelerde dile yabancı hangi eylemsileri kullanıyor:

"kırılası bu adımlar sahi benim mi
uzaklığın böyle sökerken yıkılası dizlerimi "

"kırılası kol, el vs. denir de "kırılası adım" ıhhhh...Olmamış şair, böyle

bir cümleyi Vişnelik pazarında akşama kadar gezseniz duymazsınız

kimsenin ağzından.Hele öbürü daha da fecaat:"yıkılası dizlerim"

Gardaş Allah'ın aşkına bu sıfatfiilleri bu haliyle hiç annenden

babandan , dedenden duydun mu? Duymamışsınızdır.Gerçi

gençler:"Yahu hocam, bir cümleyi cımbızlayıp ha babam onunla

uğraşıyorsunuz."diye bana sitem ediyorlar, ama ne yapalım bu dil

hepimizin, bozulmaması için hepimizin elbirliğiyle çalışması,

mücadele etmesi gerekir.Bunun şiirde üstdil yaratmayla da ilgisi yok,

dil yanlışı başka üstdil yaratma başkadır.Mesela Enis Batur bir

şiirinde "Sombahar" diyordu bilinçli olarak.Malum "som" altın demek,

sarı yaprakların altını çağrıştırmasından faydalanılarak böylesi bir

sözcük uydurulması özgün sayılabilir.Ama kalkıp da "Adam geç yaşta

öldü." derseniz, dil yanlışına girer; çünkü kimi sözcüklerin zıttı her

zaman aynı anlamı vermez: yaş için "Erken yaşta emekli oldu."

denir de "Geç yaşta emekli oldu denilmez."

Uzattık galiba:))

Bu türden acemi kullanılışları saymazsak, şairin anadan doğma gerçek

bir şair olduğunu da itiraf ederiz.

Şu dizeye bakar mısınız:

"bıktım nemli duvarlar gibi solumaktan "

Harika...İşte bu ...Keşke her dizesi böyle şiirler yazabilsek.

Aşağıya aldığım bentte de oldukça kuvvetli dizeler var:


hiçbir kemancı hiçbir şiir dindirmiyor ağzımı.................."ağzı dindirmemek" anlaşılmıyor.
kendi ömrümü çalacak bir hırsızım yok ........................Nefis dize.
gözlerimi çekip alacak bir eskici ............................... Bu da çok güzel.
üstelik yüzümde turna göçleri de tükendi"

.....................Bu dize eğer sağlam bir istiare barındırıyorsa müthiş.Ben anlamadım nedir yüzündeki turna göçleri...

"gölgemi kayalara vuruyorsam martılara ne..........Bu dize de oldukça güçlü.
sevmişsem anasını avradını kaldırımların.............Bu tam Can Yücel tarzı .Harika.
çöpçülerin de benle bir hesabı yok ise
peki bunca çoraklık hangi çiçek büyüsün diye"..........Vayyyy! İşte

zurnanın zırt dediği yer:Bu dizeyi ancak Naci Kasapoğlu ya da İlhan

Büyükcebeci deşer ağa.Bir de Kemal İspir'imiz var idi amma nerede

bulacağız.Onur Bilge Ablamız şak diye anlardı, ya Sinyalî hayatta

kaçırmazdı, ah ah ben anlamadım.Diğer arkadaşların bu konudaki

görüşlerini bekliyorum efendim.

"devrilen trenler gibi geçiyor kentler
her durak sanki yokluğuna ayarlı"

Resmen Attila İlhan çapında dizeler, helal olsun şair sana.

Eğer bu şiiri yeniden yeniden elden geçirip, kadük kalan dizelerin

boyunu uzatırsanız ve son bende, son dizeye esas bombayı

yerleştirirseniz balından yenmez olur.

Kutluyorum kardeşim.

M.Binboğa/ Kuşadası

Mehmet Binboğa. tarafından 7/24/2013 1:54:36 AM zamanında düzenlenmiştir.
Bermuda
Bermuda, @bermuda
24.7.2013 01:10:28
5 puan verdi
Kkutlarım can kardeşi.


eywallah.
Neşe CÖMERT
Neşe CÖMERT, @nesecomert
24.7.2013 00:43:28
Günün şiirini kutlayıp geçmek bu şiir için haksızlık olacak, ancak vakit dar....
Çok beğendim, yüreğinize ömrünüze bereket....

Tebriklerim ve saygım ile....
Mevlüt GÖZDE
Mevlüt GÖZDE, @mevlutgozde
24.7.2013 00:25:23
5 puan verdi
Rahat, okuyanı sıkmayan, ilgi çeken bir anlatım ve güzel bir final...

Tebriklerimle...
Kalimera.
Kalimera., @kalimera-
23.7.2013 22:09:33
5 puan verdi
Her dizesi bir diğerinden çok değerli

şahane bir şiirdi okuduğum.

rahat bir üslûp, akıcı bir sunum ve insanın gözlerinin kaldığı o nefis çağrışımlar.

Kutlarım çok çok.


"kendi ömrümü çalacak bir hırsızım yok"
Ebru Alikoğlu
Ebru Alikoğlu, @ebrualikoglu
23.7.2013 19:17:54
5 puan verdi

Okuyanı çok olsun...

eceristanbul
eceristanbul, @eceristanbul
23.7.2013 11:37:33
Umarım sizin kadar iyi yaza bilirim efendim
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL