0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2051
Okunma

hoyratca tükettiğin o sevgi
kapını çalmaktan vazgeçtiginde anlarsın
dört duvarın solmuş renginde
yalnızlık şarkıları çaldıgında
her nakaratta döktüğün gözyaşında anlarsın...
ne varsa yaşanmış ama hatrını tükettiğin
bindiğin vapurlarda yalnız kalınca anlarsın
dalgaları vursada kıyıya denizin
geri döndügünde anlarsın
gel - gitlerde yüzünün şavkını ararsın.
o boncuk gözlerindeki dudak izlerini
alnından öperken duydugun hazzı alamaz oldugunda anlarsın
gülmez oldugunda anlarsın elma yanakların
ağzında tat kalmadıgında
dudağının buza kestiginde anlarsın....
zaman akıp giderken hızla senden habersiz
bir zaman saçlarının sarılıgına söylenmiş türküyü
araya beyazlar karıştıgında daha iyi anlarsın...
kimbilir kimbilir belkide o senden önce öldüğünde
öfkeni taşa vurup , pişmalıktan ağlarsın
NASIL BİLİRDİNİZ DİYE SORULDUĞUNDA !!!
ne söyleyeceğini şaşırdığında anlarsın...
sen yine rabbine havale et ,
son bir kez olsun son bir kez
arkamdan iyi şeyler söyle sadece dua et...