2
Yorum
2
Beğeni
4,7
Puan
984
Okunma

Karanlığa inat
Çığlıklarla doğdu güneşim
Son yıldız kaybolurken maviliklerde
Güneş ışıl ışıldı dünkü yerinde
Beni usturuplu nigahıyla tırmalarken
Ateşiyle yargılarken
Tam tepede çırılçıplak
Mahcup edasıyla
Öylece kalakalmış
Boncuk gözlerinde
Su gibi süzülürken yeryüzüne elem
Sevgilinin dilinde kaktüs çiçeği
Ve kınalı avuçlarında gazap tohumları
Arzı delerken
Aşık diz çökmüş yalvarıyordu
’Ey yerin ve göğün sahibi’
Bir esinti gönder yar yüreğine
Şöyle zemheride tutsak kalmış
Islak zeminlerde aşınmış olsun
Yarin yüreğine usulca sokulsun
Mekan kaysın zaman aksın
Canın azabı mazide kalsın
Bir avuç rahmet yağsın sonra
Çiğ düşsün gül goncasına
Bürüsün yamacını çimenlik
Gönlünde yeşersin derin bir serinlik
Aşk, bir ömür soluksuz olsun
Olmasın kelebek nefesi gibi tek gecelik
Ruhumu arındıran,besleyen güneş
Azabının sofrasına kururuz da bağdaş
Gayrı sensizliğe açamayız savaş
Yüksel tepede incel
Yaslan köpük bulutlara
Ayı yıldızları çekelim göklere yavaş yavaş
Gece yokluğun zonklarken yüreğimde
Şafağın göğsüne basarken
Varsın bana desinler
Akşamdan kalma ayyaş
5.0
67% (2)
4.0
33% (1)