1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
816
Okunma
bulutları örtükçe ağzınla
maviyi açmaya gelen kuşlar azarlıyor gönlümü
yollar dökülüyor çocuk ellerimden kaldırımlara
toplamaya çekinen kalpler inciniyor
seke seke arkasına bakan sincap
ve biraz utanmak
ve kaybolmak bilinmeyene koşulsuz
çam kabuğundan kayık
dikeninden saklambaçlar sarkıyor geceme
eğer anlatırsam kovacaklar beni ormanlarından
aşk işaretlenmemiş yokuşlar bırakıyor atlasıma
dönebilme ihtimalini tüketmiş yüzeyler
ve yüzlerce sene koşup
tekrar bulamadığım şeyler
bütün düşünen ırmakları eğimsiz bırakıyorum
suya dönüşmek umudu ile pırıltılarda
daha da koyulaştırmak istemiyorum yalnızlığımı
uzaklaşıyorum yeşil kanatlı denizlerimden
ve sonsuz uyanışlar biriktirdiğim
masmavi düşlerimden.