3
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1045
Okunma
Bir hüzün var boğazımda takılı kalan
ve dört yanımı saran bir ayrılık kokusu
Sevdanın acılı türküsü ise kulaklarımda
her damla yaş adınla akıyor
sözüm susmuş feryadım isyanda
Acı bir gülümsemeyle merhaba diyor şair
gecenin karanlığına
ciğerlerine kadar hapsetmiş kendini yalnızlığa
yosunsuz limanlar arasında
Gül kokusu teni düşünce burnuna
yüreği aklına teğet geçiyor
tekrarı olmayan rüyalar gibi
ufak ufak izler bırakıyor avuçlarına
Sonra üç şekerli çayını yudumluyor
küf kokusundan arındırılmış
cümleleri yudumlarcasına
Saatler bir telaşla zamanı kovalıyor
yarım kalan bir gecenin gölgesine düşüyor vakitler
naçar kalıyor yüreği çapraz sorular içinde
kaygılar dikiliyor karşısına
uzaklığın şehrinden
Ve sonra
omzuna yapışan geceden kalma izlere aldırmadan
azat ediyor acıları tutsaklığının zemininden
Sonra düşerken yaprağından şair
şiir olup sayfa sayfa dayanıyor boğazına
tüm susamışlığıyla
susa kaldığında
son kez onu yazıyor onsuzluğun da
...
15 Mayıs 2013
Rasim Yılmaz
5.0
100% (11)