11
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
1342
Okunma
evlat acısı yaşamak zorunda kalan tüm annelere....
Ben anayım
Ne kahır ki ben anayım
Uy seni doğuracağıma taş doğuraydım
Dediğime bakma oğul
Taş olaydın böyle acımaz, böyle kanamazdın
Al senin oğlun diyerek verdiler elime
Kopmuş bir el, bir bacak,
yanmış bir beden.
Toprak başıma
Ne edem, nere gidem
Aldım elini elime
Buz gibi kaskatı, kanlı
Sürsem yüzüme de
Bulaşsa bana da ölüm
Uy nerde ölüm.
Aldım elini
Son tüttürdüğün
Dudağının ucunda asılı kalan türkünün üstüne
duman olmuş
cigaranın kokusu sinmiş kanla.
Çektim içime kokladım
Neydi son söylediğin, duyamadım
Uy ben ne gömem bu toprağın altına
Yanına ben de gömülem
Yüzün nerde kaldı oğul
Hangi tepenin ardına
Hangi ağaca yaprak
Hangi çiçeğe toprak?
Bedeninden bundan böyle
kanından kıpkırmzı
Düşlerinden rengarenk baharlar açacak !
Ne diyem oğul
Ben ne diyem
Anayım ben
Ne kahır ki anayım.
Seni
Beden rahminden doğurup
Yürek rahminde büyüttüydüm.
Dar geldi yüreğimin rahmi de
Sen
toprağın bağrına mı düştün?
Körpeciktin, dal gibiydin
Ömrünün baharı bile değil
İlk baharın ilkiydi yaşın
Tutulduğun ilk fırtınada kırıldın
Onu duydum işte:
Dal bedeninin çıtırtısını kırılırken.
Uy ben bundan öte oğul
Neye bakam ne görem
Vay ben ölem ben ölem
Oğul ben de ölem.
5.0
100% (14)