0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2126
Okunma

Eli kulağındadır,şimdi gelir
Önce gök gürültüsü,sonra uzunca bir yağmur
Önce bir çığlık,sonra başka bir veda
Sözlerden başka tanık yoktur ayrılığa
Unutulmayacak puslu bir anı daha
Kalplere kazılıyor
Martılara simit atan insanlar
Simite üşüşen martılar
Azıcık güzel gördü mü
Hemencecik aşık olan boş insanlar
Ruhun ıssızlığına kanıp
Ölümle sevişen aşıklar
Kİmisi bir lav gibi püskürür yokluktan
Kimisi bir gemi gibi vurur yokluğa
Bir kere aşık oldu mu insan
Kanar bir kaç tel saç kokusuna
Çekilir yüreği sevgilinin gül kokan ellerine
Katlanmak zorundadır,dikenlere
Deniz,yağmur ve ağaç kokusu
karışır kana
Sonra bir kalp ağrısı,nedenini sorma
İnsan sevdi mi bağımlı olur aşka
Bir korku sarar kalbi
Güzel bir korku sarar kalbi
Gecenin soğukluğu sarmış,küçük bir çocuğu
Sonra çocukların çığlıkları
Bulandırmış güneşin altın sarısı rengini
Sonra bir yağmur damlası düşer yeryüzüne
Sevgiden başka meze kalmaz hayata
Sevgi meze olur hayat sofrasına
Sevgi bir çocuk masalı oldu artık
Bir vardı,sonra kayboldu
Karıştı yalan sözlere
Sonra fışkırdı kanla birlikte kalpten
İyi bilirdik aşkı
İntihar etti,sevgisizlikten