Yine yaz geldi dağlara diyor haber bültenleri
Oysa bende kucak kucağa kış ve güz
Çözülüp karışırken derelere dağlarda buz
Kendimi arıyorum suskun doruklarda
Kimseler bilmesin diye hâlimi
Üstüne basmadan yürüyorum otların
Ama ne yazık ki okunuyor yüzümden içimin hâli
Ve en kötüsü hüküm süren o aşk da yok
Gitsem cesaretim yok
Kalsam kalamıyorum


Yaşam dedikleri şey yapmacık
Gözyaşları yapmacık
Yapayalnız yürürken hülyalarda
Dönecek diyorum sevda çağları
Dönmeli diyorum
Gel gör ki
Dipsiz bir kuyuyum
Sınırsız boşluk
Sonsuz uzaklık
Yitmiş bütün duyular


Renkli kağıtlara sarılı yalanlarla kandırırken kendimi
Bırak bitsin her şey diyorum
Kopuyorum hayattan

Sevmek istedikçe kanıyor yaralarım
Acılar dahi seni hatırlatırken
Yüreğim çaresiz
Kalem susar
Şiir ölür


Ne zaman istesem kırılsın merceği yalnızlığımın
Yüzüm toprağın rengini alır
Vurulur pencereme konan kuşlarım
Gündüzüme geceme yazılır adı efkârın
Yaratan layık görür geceme kederi

İşte o zaman diyorum
Ben ancak ölümü güzelleştiririm diye
Gitgide yalnızlaşıyorum
Seni ekliyorum susuşlarıma
Bir sigara yakıyorum
Tutuşuyor sular
Aklıma düşüyor kekeme sorular
Gülüşü süt mavisi insan nerde diyorum
Madem katlanamayacaktın dikenime
Neden okşadın yapraklarımı
Diyorum ama duymuyorsun

......................
..........................
Unutma
Hangi kentte bir gül koklasan
Aklına düşeceğim
Aklıma düştüğün gibi