Seçkin akilleri böyleyse eğer,
Cumhuriyet nesli yitmiş bu yurtta...
Ediyorsa lak lak bu kadar değer,
Aydınlanma faslı bitmiş bu yurtta...

Şer kitabı satır, satır taranır,
Türke Türk’ten başka kimlik aranır.
Bilmem ki “başımız” kime yaranır,
Azınlıklar aslı yutmuş bu yurtta...

Nasip olmuş madem saltanat demi,
Han, hamam tamam da, illaki gemi.
Çalıp-çırpan usta, bekçi acemi,
Zengin yükü üslü tutmuş bu yurtta...

Misafir misali, sesimiz kısık,
Özümüz yaralı, yüzümüz asık.
Ufku sisli-puslu, havası basık,
Namert merti yaslı etmiş bu yurtta...

Rabbim fakirliği vermesin başa,
Kimsenin gayreti çıkmasın boşa.
Şükrederken garip bir kaşık aşa,
Vicdan paslı paslı yatmış bu yurtta...

Hak, hukuk, adalet sistemi hasta,
Kamunun kıyağı yandaşa, dosta.
Hırlılar, hırsızlar çıkarken üste,
Sinop’lu, Sivas’lı batmış bu yurtta...

Hıçkırığın çoğu hiç haklı değil,
Çünkü gözler ama, çapaklı değil.
Pazarlıklar gizli, kapaklı değil,
Satan Türk’ü sesli satmış bu yurtta...

Veli BOSTANCI