27
Yorum
47
Beğeni
5,0
Puan
2684
Okunma

...
parke taşlarda yankılanıyor kuş cıvıltısı
güneş güze perde
makamından hüznü düşmüş rüzgar/
gülünde bir sol
bir la
papatyaları çiğniyor "çıplak ayaklı kontes"
emirganda
ısırıyor papatyanın sarısı burnunu
hep bir ağızdan "çok yaşa"
ağaçların da dili vardır konuşabilir
gövdesi okşandıkça
çiçeklerden taç yaptım saçlarıma
yoncadan küpe
bir gülün kırmızısını sürdüm yanağıma
kimseye aldırmadan öp beni
bak çocuk
alnım panayır yeri
dudağım lunapark
öp ama gülerek
ama acıtarak
kimbilir aynı kaybolmuşlukta bulursun bendeki seni
es geç sen
Londra kederli ve yağmurludur şimdi
Roma’da kulak delen çan sesleri
ver elini çocuk
bu akşam misafirimsin
sür ekmeği tandıra anne arala kelebek kozalarını
biraz ölümsüzlük tozu serp nergislere
dev bir masa örtüsü serelim çimenlere üzeri oyuncak desenli
ve çeşit çeşit yemeklerle süsleyelim
davetlim bu gece Afrika
ve yoksul evleri
beyaza boyayacağım sabaha dek simsiyah kaderli
bebekleri
kurşun geçirmez ki umutların yeleği
durdurabilirseniz (hayallerimi)
dur/durun
içimde bahar s e r e s e r p e
olmadıysa o bahar/lar
olmalı bu bahar....
de_soulmate